Çankırı Tuz Mağarası, yalnızca turistik bir destinasyon olmanın ötesinde, özellikle solunum yolu rahatsızlıkları yaşayan hastalar için umut kapısı olarak öne çıkıyor. Astım ve KOAH hastaları, her gün 4 ila 6 saat arasında mağaranın tuzlu ve partikülsüz havasına maruz kalarak terapi sürecinden geçiyor. Bu süre zarfında mağara içinde yürüyüş yapan, dinlenen ve çeşitli etkinliklere katılan ziyaretçiler, zamanla nefes alışverişlerinde belirgin bir rahatlama hissettiklerini dile getiriyor.

OKSİJEN SEVİYELERİNDE DİKKAT ÇEKEN ARTIŞ

Terapi sürecine katılan hastalar, düzenli ziyaretler sonrasında oksijen seviyelerinde ciddi artışlar gözlemlendiğini ifade ediyor. Mağaraya gelen bazı ziyaretçiler, oksijen değerlerinin terapi öncesine kıyasla önemli ölçüde yükseldiğini belirtiyor. Katılımcıların aktardığına göre, mağara ortamında geçirilen sürenin ardından günlük yürüyüşlerde daha az yoruldukları ve nefes darlığı şikâyetlerinin azaldığı görülüyor.

ZİYARETÇİLER DENEYİMLERİNİ PAYLAŞIYOR

Tuz Mağarası’nda terapi gören ziyaretçiler, yaşadıkları değişimleri şu sözlerle anlatıyor: Yürüyüş hızlarının arttığını, nefes alışverişlerinin güçlendiğini ve kendilerini daha zinde hissettiklerini dile getiren hastalar, mağara ortamının aynı zamanda huzur verici bir etkiye sahip olduğunu söylüyor. Bazı ziyaretçiler ise oksijen seviyelerinin 51’den 95’e yükseldiğini belirterek yaşadıkları iyileşmenin kendileri için oldukça önemli olduğunu ifade ediyor.

SAĞLIK, TARİH VE DOĞA AYNI NOKTADA BULUŞUYOR

Hititler döneminden kalma geçmişiyle dikkat çeken Çankırı Tuz Mağarası, tarih, doğa ve sağlığı bir araya getiren nadir mekânlardan biri olarak öne çıkıyor. Yer altındaki bu özel alan, hem şifa arayan hastaların hem de farklı bir deneyim yaşamak isteyen gezginlerin uğrak noktası olmayı sürdürüyor.

Kaynak: Çankırı Haber Net