Ankara’da faaliyet gösteren bir şirketin 2019 yılında 1 milyon 764 bin lira bedelle satın aldığı lüks makam aracı, çeşitli arızalar nedeniyle defalarca servise götürüldü. Ancak sorunlar bir türlü giderilemedi. Araçtaki arızaların "gizli ayıp" kapsamında değerlendirilmesiyle birlikte mahkemeye taşınan olay, Yargıtay’a kadar uzandı. Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, arızalı aracın yenisiyle değiştirilmesine hükmeden yerel mahkeme kararını onayladı.
Rüzgar sesi, fren arızası, gölgelenme...
Şirketin iddiasına göre araç alındıktan kısa bir süre sonra rüzgar sesi, kapı ayarlarında bozukluk, fren arızası ve boya korumasına rağmen cam ve kromajlarda lekelenme gibi birçok sorun yaşandı. Yetkili servise yapılan başvurular sonuç vermedi; bazı parçalar değiştirildi ancak kalıcı çözüm sağlanamadı.
Mahkeme: Arızalar “gizli ayıp” niteliğinde
Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesi, yaptığı yargılama sonunda söz konusu arızaların, kullanımdan değil üretimden kaynaklandığını belirledi. Kararda şu ifadelere yer verildi:
"Yeni alınan ve yüksek maliyetli bir araçtaki bu onarım ve parça değişimleri nedeniyle, arızaların sıklığı, aracın alındığı tarihten itibaren yaklaşık 1 buçuk yıl içerisinde genel bakım ve kullanımdan kaynaklı hasar dışında servise götürülme durumları gözetildiğinde araçtan beklenen güvenin kalmadığı, aracın hali hazırda üretimde bulunduğu, aracın misliyle değişim talebinin yerinde görüldüğü gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir."
İtirazlar sonuç vermedi, karar kesinleşti
Karara yapılan itirazı değerlendiren Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi de, arızaların gizli ayıp niteliği taşıdığına hükmetti. Son olarak Yargıtay 11. Hukuk Dairesi, değişim kararını hukuka uygun bularak yerel mahkemenin kararını onadı.
Bu karar, özellikle yüksek bedelli araç alımlarında yaşanan üretim kaynaklı arızalar konusunda önemli bir emsal oluşturdu.