TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülen ve kamuoyunda “11. Yargı Paketi” olarak bilinen Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, kısmi değişikliklerle komisyondan geçti.

Teklif, özellikle Kovid-19 infaz düzenlemesinin kapsamı, taksirle yaralama, örgütlü suçlar, dolandırıcılık davalarının görevli mahkemesi, avukatlara yönelik disiplin sistemi, bilişim suçlarıyla elde edilen gelirler, internet içeriklerine erişim, elektronik haberleşmede kimlik doğrulama, GSS prim borçları ve mal-hizmet fiyat tarifeleri gibi pek çok alanda geniş değişiklikler öngörüyor.

11. YARGI PAKETİ KOMİSYONDAN GEÇTİ

Teklif, TBMM Adalet Komisyonu’nda görüşülerek kısmi değişikliklerle kabul edildi. Düzenleme ile:

  • Terör, kadın ve çocuklara yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı suçlarında Kovid-19 infaz düzenlemesi kapsamındaki tahliye imkânı daraltılıyor,

  • Dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık davalarında görevli mahkeme netleştiriliyor,

  • Taksirle yaralama, genel güvenliğin tehlikeye sokulması, güveni kötüye kullanma, örgüt kurma, ulaşım araçlarının kaçırılması ve hareketinin engellenmesi, bilişim yoluyla işlenen suçlar gibi alanlarda ceza miktarları artırılıyor veya yeni usuller getiriliyor,

  • Avukatlık, Kamu İhale, İcra ve İflas, İnternet yayınları, Elektronik Haberleşme, Sosyal Güvenlik, Ödeme sistemleri mevzuatında kapsamlı değişiklikler yapılıyor.

TAHLİYE KAPSAMI DARALTILDI

En çok tartışılan başlıklardan biri olan Kovid-19 düzenlemesine ilişkin 27. madde, AK Partili üyelerin önergesiyle daraltıldı. Buna göre, terör suçları, kadına ve çocuğa yönelik kasten öldürme, cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı suçlarından hükümlü olanlar, Kovid-19 kaynaklı erken tahliye düzenlemesinden yararlanamayacak. Düzenlemede, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenler açısından, kapalı cezaevinden açık ceza infaz kurumuna daha erken ayrılma ve açık cezaevinden denetimli serbestliğe 3 yıl daha erken geçme imkânı getirilmişti. İlk haliyle, terör ve örgüt suçları kapsam dışında bırakılmış, diğer suç tipleri bakımından yaklaşık 55 bin hükümlünün tahliyesi öngörülüyordu. Tahliye kapsamının, özellikle kadın ve çocuklara karşı ağır suçlar yönünden daraltılmasıyla, tahliye edilebilecek hükümlü sayısının azalması bekleniyor.

İCRA VE İFLAS KANUNU’NDA YENİ DÜZENLEMELER GELİYOR

Teklif, İcra ve İflas Kanunu’nda da önemli değişiklikler öngörüyor. İhalenin feshi taleplerinde, nispi harç ve teminat yatırma yükümlülüğünü yerine getirmeyenlerin başvuruları, mahkeme tarafından dosya üzerinden ve kesin olarak reddedilecek. Mahkeme, teminat veya harç eksik yatırıldıysa, ilgilisine iki haftalık kesin süre verecek ve bu süre içinde eksikliğin giderilmemesi halinde, ihalenin feshi talebini derhal reddedecek. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı doğrultusunda, alışılmış hediyeler dışında, aciz belgesi veya aciz belgesi niteliğindeki haciz tutanağının düzenlendiği ya da iflasın açıldığı tarihten önceki bir yıl içinde yapılan bağışlama ve ivazsız tasarrufların iptale tabi olacağı hüküm altına alınıyor.

Alt soy, üst soy, üçüncü dereceye kadar kan hısımları, evlilik birliği sonlansa bile eş, üçüncü dereceye kadar kayın hısımları, evlat edinen ve evlatlık ile ortak konutta yaşayan kişiler arasında yapılan tasarrufların da aksi ispatlanmadıkça bağışlama sayılacağı belirtiliyor. Borçlunun, gerçek değere göre çok düşük bedelle yaptığı bazı sözleşmeler ve ömür boyu gelir, intifa veya ölünceye kadar bakma sözleşmeleri de uygun karşılık sağlandığı ispatlanmadıkça bağışlama sayılacak. Kanun’un istinaf ve temyiz parasal sınırlarına ilişkin hükümlerinde ise, şikâyet başvurusu veya davanın açıldığı tarihteki miktarın esas alınacağı düzenleniyor.

DOLANDIRICILIK DAVALARINDA GÖREVLİ MAHKEME NETLEŞTİRİLİYOR

Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikle, Türk Ceza Kanunu’nda yer alan “dolandırıcılık” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçlarına ilişkin görev karmaşası gideriliyor. Buna göre, “dolandırıcılık” suçunun yargılaması asliye ceza mahkemelerinde yapılacak. Bu hükmün yürürlüğe girdiği tarihte ağır ceza mahkemelerinde görülmekte olan veya istinaf ya da temyiz aşamasında bulunan nitelikli dolandırıcılık dosyalarında, yeni düzenleme gerekçe gösterilerek görevsizlik veya bozma kararı verilemeyecek; bu dosyalar, kesin hükme kadar mevcut görev kurallarına göre sonuçlandırılacak.

AVUKATLARA VERİLEN DİSİPLİN CEZALARI YENİDEN DÜZENLENİYOR

Teklifle Avukatlık Kanunu’nda geniş bir disiplin reformu yapılıyor. Avukatların, avukatlık veya Türkiye Barolar Birliği ya da baro organlarındaki görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlardan dolayı haklarında son soruşturma açılmasına karar verilmesi halinde, bu durum ve yargılama aşamalarındaki nihai kararlar, avukatın kayıtlı olduğu baroya bildirilecek.

Avukatların, mesleğin onur ve ünvanına, savunma hakkının kutsallığına duyulan saygı ve güvene, özen ve doğruluk yükümlülüklerine aykırı davranışları tespit edildiğinde, ihlalin niteliği ve ağırlığına göre disiplin cezası verilecek.

Avukatlara uygulanacak disiplin cezaları;
“uyarma”, “kınama”, “para cezası”, “işten çıkarma” ve “meslekten çıkarma” olarak yeniden belirleniyor. Hangi fiilin hangi cezayı gerektirdiği ayrıntılı şekilde sınıflandırılıyor.

  • Hakkında disiplin cezası verilen avukat, cezanın kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içinde yeni bir disiplin suçu işlerse, yeni fiil için öngörülen cezanın bir derece ağır olanı uygulanacak.

  • İlk uyarma cezasının kesinleşmesinden itibaren 5 yıl içinde işten çıkarma cezası gerektiren bir fiil işlenirse, doğrudan işten çıkarma cezasının üst sınırı uygulanacak.

  • Bir kez işten çıkarma cezası verilmiş avukat, bu cezadan itibaren 5 yıl içinde en az kınama cezası gerektiren bir fiil işlerse, meslekten çıkarılacak.

  • Meslekten çıkarma gerektiren haller hariç, ilk kez disiplin gerektiren bir fiil işleyen avukata, bir derece hafif ceza verilebilecek; bu esneklik, daha önceki cezanın üzerinden 5 yıl geçen avukatlar için de geçerli olacak.

Baro Disiplin Kurulu'nun kovuşturma sonucunu beklemesine karar verdiği durumlarda, kesinleşen mahkeme kararının baroya bildirilmesinden itibaren 1 yıl içinde ceza verilmezse, disiplin cezası verme yetkisi zamanaşımına uğrayacak.

Disiplin işlemleri hakkında açılan davalar zamanaşımını kesecek; iptal kararının baroya ulaşmasından itibaren 2 yıl içinde yeni karar verilmezse, artık disiplin cezası verilemeyecek.

Meslekten çıkarma hariç disiplin cezaları bakımından, avukatlar 5 yıl sonra disiplin kurulundan sicilden silinme talebinde bulunabilecek. Tekerrür nedeniyle verilen işten çıkarma cezaları bu imkanın dışında tutuluyor.

TCK’DE AKIL HASTALIĞI, TAKSİRLE YARALAMA VE ÖRGÜT SUÇLARI

Türk Ceza Kanunu’nun “akıl hastalığı” hükmünde yapılan değişiklikle, cezai sorumluluğu kısmen kabul edilen akıl hastaları hakkında, hem cezanın infazı, hem de akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanması amaçlanıyor. Buna göre, bu kişiler için ayrıca akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirine hükmolunacak.

Tedavi ve koruma amacıyla sağlık kurumunda geçirilecek süre;

  • Ağırlaştırılmış müebbet ve müebbet hapis gerektiren suçlarda en az 1 yıl,

  • Üst sınırı 10 yıldan fazla hapis cezası gerektiren suçlarda ise en az 6 ay olacak.

Taksirle yaralama suçlarında da ceza aralıkları yükseltiliyor. Buna göre:

  • Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olan faile verilecek hapis cezasının alt sınırı 3 aydan 4 aya, üst sınırı ise 1 yıldan 2 yıla çıkarılıyor.

  • Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, alt sınır 6 aydan 9 aya, üst sınır ise 3 yıldan 5 yıla yükseltiliyor.

Güveni kötüye kullanma suçunun konusunun motorlu kara, deniz veya hava taşıtı olması, “nitelikli hal” sayılacak ve bu durumda verilecek ceza bir kat artırılacak.

Suç işlemek amacıyla örgüt kurma suçunda ise cezalar ağırlaştırılıyor.

  • Örgüt kuran veya yönetenler için hapis cezasının alt sınırı 4 yıldan 5 yıla, üst sınırı 8 yıldan 10 yıla çıkarılıyor.

  • Örgüt üyelerine verilecek hapis cezasının üst sınırı 4 yıldan 5 yıla yükseltiliyor.

  • Örgütün silahlı olması halinde, daha önce “dörtte birinden yarısına kadar” artırılan ceza, artık “yarısı oranında” artırılacak.

  • Örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenen suçlarda çocukların araç olarak kullanılması durumunda, örgüt yöneticilerine verilecek ceza yarısından bir katına kadar artırılacak.

GENEL GÜVENLİĞİN TEHLİKEYE SOKULMASI VE “KURUSIKI” SİLAH DÜZENLEMESİ

Teklifle, kamuoyunda “kurusıkı” olarak bilinen, ses ve gaz fişeği atabilen silahlar, “genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması” suçu kapsamına alınıyor.

Kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeli olacak şekilde ya da korku, kaygı veya panik yaratacak tarzda:

  • Yangın çıkaran,

  • Bina çökmesine, toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olan,

  • Silahla ateş eden veya patlayıcı madde kullanan kişiye verilecek hapis cezasının alt sınırı 6 aydan 1 yıla, üst sınırı 3 yıldan 5 yıla çıkarılıyor.

Suçun ses ve gaz fişeği atabilen silahla işlenmesi halinde ise 6 ay ile 3 yıl arasında hapis cezası uygulanacak.

Bu suçun, kişilerin toplu olarak bulunduğu alanlarda işlenmesi nitelikli hal sayılacak ve verilecek ceza yarı oranında artırılacak. Ayrıca bu suç, seri muhakeme usulü kapsamından çıkarılıyor.

Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda, mağduru muhatap alan sesli, yazılı veya görüntülü iletiyle işlenen “hakaret” suçu, ön ödeme kapsamına alınıyor. Böylece özellikle sosyal medya üzerinden işlenen hakaret suçları bakımından ön ödeme hükümlerinin uygulanması amaçlanıyor. Ancak, kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret bu kapsamın dışında bırakılıyor ve bu durumda doğrudan kamu davası açılabiliyor.

ULAŞIM ARAÇLARININ KAÇIRILMASI VE HAREKETİN ENGELLENMESİNDE CEZA ARTIYOR

Teklifle, TCK’da yer alan ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması düzenlemesine, bu araçların hareketinin engellenmesi de eklenerek kapsam genişletiliyor ve cezalar artırılıyor.

Buna göre:

  • Hukuka aykırı bir davranışla kara ulaşım aracının hareket etmesini engelleyen veya aracın hareket halindeyken durmasına neden olan kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.

  • Bu aracı gitmekte olduğu yerden başka bir yere götüren kişi hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası verilecek.

  • Suçun konusunun deniz veya demiryolu ulaşım aracı olması halinde ceza 3 yıldan 7 yıla kadar hapis olacak.

  • Hukuka aykırı bir davranışla hava ulaşım aracının hareket etmesini engelleyen kişi, 5 yıldan 10 yıla kadar,

  • Hava aracını gitmekte olduğu yerden başka bir yere götüren kişi ise 7 yıldan 12 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.

Bu suçların işlenmesi sırasında veya bu amaçla başka bir suç işlenmesi halinde, ayrıca o suçtan dolayı da ceza verilecek.


BİLİŞİM SUÇLARI İLE ELDE EDİLEN MENFAATE EL KOYMA VE HESAPLARIN ASKIDA KALMASI

Ceza Muhakemesi Kanunu’na, bilişim yoluyla işlenen suçlardan elde edilen menfaatler için hesapların askıya alınması ve el koyma usulü getiriliyor.

Türk Ceza Kanunu’nda yer alan nitelikli hırsızlık, nitelikli dolandırıcılık ile banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarının işlendiğine dair makul şüphe bulunması halinde;

  • Banka, ödeme hizmeti sağlayıcısı veya kripto varlık hizmet sağlayıcısı nezdinde ya da bunlar aracılığıyla yapılan işlemlere konu suçta kullanılan hesaplar, 48 saate kadar askıya alınabilecek.

  • Askıya alma işlemi ve hesap hareketleri, ilgili mali kurum tarafından derhal Cumhuriyet başsavcılığına bildirilecek, ayrıca hesap sahibine de bilgi verilecek.

  • Hesap sahibi, askıya alma işleminin kaldırılması için savcılığa başvurabilecek; Cumhuriyet savcısı bu başvuru hakkında 24 saat içinde karar verecek.

Askıya alma işlemi tamamlanmadan, suça konu menfaatin başka bir mali kuruma transfer edildiğinin tespiti halinde, bu durum ilgili mali kuruma gecikmeksizin bildirilecek.

Mali kurum tarafından askıya alınan veya savcı emriyle askıya alınan hesapta bulunan suça konu menfaate, hakim kararıyla veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcının yazılı emriyle, askıya alma süresi içinde el konulabilecek. Hakim kararı olmaksızın yapılan el koyma işlemi, 24 saat içinde hakimin onayına sunulacak; hakim, el koymadan itibaren 48 saat içinde kararını açıklamazsa, el koyma kendiliğinden kalkacak.

El konulan menfaatin mağdura ait olduğu anlaşılırsa, soruşturma veya kovuşturma aşamasında sahibine iade edilecek. Bu işlemleri yapan gerçek ve tüzel kişiler, bu hüküm sebebiyle hukuki sorumluluk taşımayacak.

Yürütülen soruşturma veya kovuşturmalarda, savcı, hakim veya mahkeme tarafından mali kurumlardan istenen bilgi veya belgelerin 10 gün içinde fiziki veya elektronik ortamda gönderilmesi zorunlu olacak. Bu yükümlülüğe uyulmaması halinde, ilgili banka, ödeme kuruluşu veya kripto varlık hizmet sağlayıcısına 50 bin liradan 300 bin liraya kadar idari para cezası verilebilecek.


GENEL GÜVENLİK, HAKARET VE UZLAŞTIRMA–ÖN ÖDEME DENGESİ

TCK’da yapılan değişikliklerle, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçunun kişilerin toplu olarak bulundukları yerlerde işlenmesi, nitelikli hal olarak düzenleniyor ve seri muhakeme usulü kapsamı dışına çıkarılıyor.

Ayrıca, güveni kötüye kullanma suçunun konusunun motorlu kara, deniz veya hava taşıtı olması, cezayı ağırlaştırıcı neden olarak kabul edilerek, bu hal uzlaştırma kapsamı dışında bırakılıyor.

Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı çerçevesinde, soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan hakaret suçu bakımından uzlaştırma yoluna gidilemeyecek. Bu suç, ön ödeme kapsamına alınırken; ön ödeme kapsamındaki bir suç ile uzlaştırma kapsamındaki bir suçun aynı mağdura karşı birlikte işlenmesi halinde, uzlaştırma kapsamındaki suç bakımından uzlaşma hükümleri uygulanacak.

Ceza Muhakemesi Kanunu'na eklenen hükümle, uzlaşmanın sağlandığı hakaret dosyaları, bu suçun uzlaştırma kapsamından çıkarıldığı gerekçesiyle ön ödeme kapsamına taşınamayacak; bu dosyalar, uzlaştırma hükümlerine göre sonuçlandırılacak.

Soruşturma veya kovuşturma aşamasında olan ve hükmün yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla uzlaşmanın sağlanmadığı hakaret dosyalarında ise ön ödeme hükümleri uygulanacak.

BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİNİN BOZMA YETKİSİ GENİŞLETİLİYOR

Ceza Muhakemesi Kanunu’ndaki değişiklikle, bölge adliye mahkemelerinin bozma yetkisinin kapsamı genişletiliyor.

Buna göre, istinaf incelemesi sırasında ilk derece mahkemesi kararlarında hukuka aykırılıklar tespit edilmesi halinde, bölge adliye mahkemesi ceza daireleri bozma kararı verebilecek. Bu düzenlemeyle, hem usul hem de esasa ilişkin hukuka aykırılıkların istinaf aşamasında daha etkin şekilde giderilmesi hedefleniyor.

KOVİD-19 DÜZENLEMESİ VE TAHLİYE KOŞULLARI

Kamuoyunda “Kovid-19 düzenlemesi” olarak bilinen ve kapalı cezaevinden açığa, açıktan da denetimli serbestliğe daha erken ayrılmayı öngören infaz düzenlemesi, 31 Temmuz 2023 öncesinde suç işleyenleri de kapsayacak şekilde genişletiliyor.

Buna göre;

  • Terör ve örgütlü suçlar,

  • Alt soy ve üst soya, kardeşe, eşe, boşanılan eşe, kadına, çocuklara, bedenen veya ruhen kendini savunamayacak durumda olan kişilere karşı işlenen kasten öldürme,

  • Cinsel saldırı ve çocuğun cinsel istismarı suçları kesin olarak kapsam dışında tutuluyor.

Bu suçlar hariç olmak üzere, 31 Temmuz 2023 tarihi ve öncesinde işlenmiş suçlardan dolayı kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerden:

  • Toplam hapis cezası 10 yıldan az olanlar en az 1 ayını,

  • Toplam hapis cezası 10 yıl ve daha fazla olanlar en az 3 ayını kapalı cezaevinde geçirip, ilgili mevzuata göre açık cezaevine ayrılmasına 3 yıl veya daha az süre kalanlar, bu şartların gerçekleştiği tarihten itibaren açık cezaevine ayrılabilecek.

Bu hükümlüler ile 31 Temmuz 2023 öncesinde işlenmiş suçlar nedeniyle zaten açık cezaevinde bulunanlar, talepleri halinde en az 3 ay açık cezaevinde kalmak şartıyla, mevcut mevzuata göre denetimli serbestlikten 3 yıl daha erken yararlanabilecek. Yeni düzenlemeye göre infaz sisteminde uyum düzenlemeleri de yapılacak.

MAL VE HİZMET FİYAT TARİFELERİNE YENİ SİSTEM

Esnaf ve Sanatkarlar Meslek Kuruluşları Kanunu’nda yapılan değişiklikle, Kanuna tabi esnaf ve sanatkarların ürettiği mal ve hizmetlerin fiyat tarifeleri, bağlı bulundukları odalar tarafından hazırlanacak.

Bu tarifeler, odanın mensubu olduğu Birlik yönetim kuruluna sunulacak ve Birlik, 30 gün içinde onaylayacak veya reddedecek. Ticaret Bakanlığı görüşüne tabi tarifelerde bu 30 günlük süre, görüş talebinin Bakanlığa gönderildiği gün duracak ve görüşün Birliğe iletildiği tarihten itibaren devam edecek.

Onaylanan fiyat tarifesi, mülki amirlik, belediye ve ilgili odaya 7 gün içinde bildirilecek ve itiraz olmaması halinde 15 gün sonra yürürlüğe girecek. Tarifelerde, uygulanacak azami fiyatlar gösterilecek.

Belediye, mülki amir veya Ticaret Bakanlığı tarafından itiraz edilen ve Bakanlığın olumsuz görüş verdiği tarifeler, uzlaşma komisyonu tarafından 15 gün içinde değerlendirilecek ve nihai karar verilecek.

Uzlaşma komisyonu; mülki amir veya yardımcısının başkanlığında, ticaret il müdürlüğü, defterdarlık, belediye, ilgili kamu kurumu, ticaret ve sanayi veya ticaret odası ile esnaf ve sanatkarlar odaları birliği temsilcilerinden oluşacak. Komisyon, talep edilen tarifeyi belirlerken mevcut maliyetler, ortalama kar marjları ve Orta Vadeli Program’daki enflasyon hedeflerini dikkate alacak.

Ticaret Bakanlığı, bu süreçlere ilişkin usul ve esasları yönetmelikle belirleyecek.

KİŞİLİK HAKLARININ İHLALİ VE İNTERNET İÇERİKLERİNE ERİŞİM

Teklifte, kişilik haklarının korunmasına yönelik internet içeriklerine dair önemli düzenlemeler de yer alıyor.

Yayın içeriği nedeniyle kişilik haklarının ihlal edildiğini iddia eden kişiler, içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi için sulh ceza hakimliğine başvurabilecek.

Trump iki ülkeyi barıştırdı!
Trump iki ülkeyi barıştırdı!
İçeriği Görüntüle

Sulh ceza hakimi;

  • İhlalin ilk bakışta (apaçık) anlaşılabildiği hallerde, ayrıntılı incelemeye gerek olmaksızın 24 saat içinde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı verebilecek.

  • Başvuran kişi isterse, yine bu açık ihlal halinde, adının ihlale konu internet adresleriyle ilişkilendirilmemesine karar verilebilecek ve kararda bildirim yapılacak arama motorları gösterilecek.

İhlalin ilk bakışta anlaşılamadığı durumlarda ise başvuru reddedilecek. Hakim, sadece ihlalin yer aldığı yayınla sınırlı olmak üzere karar verecek; internet sitesinin tamamına erişimin engellenmesine karar verilemeyecek. Ancak URL bazlı engellemenin ihlali önlemeye yetmediği ya da içeriğin çıkarılması kararının uygulanmadığı hallerde, gerekçesi açıkça belirtilerek sitenin tamamına erişim engellenebilecek.

Sulh ceza hakiminin kararı, Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne gönderilecek; Birlik, kararı erişim sağlayıcılara ve ilgili içerik/yer sağlayıcılara iletecek. Bu kararlar, bildirimden itibaren en geç 4 saat içinde uygulanmak zorunda olacak.

Aynı ihlale konu içerik başka adreslerde yayınlanırsa, ilgililer Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne başvurarak mevcut kararın o adresler için de uygulanmasını isteyebilecek. Birliğin kabul kararına karşı, kararı veren hakimliğe itiraz edilebilecek.

Verilen kararları yerine getirmeyen erişim sağlayıcılar ile içerik ve yer sağlayıcıların sorumluları, 1000 günden 5 bin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılacak.

Günlük erişimi 10 milyondan fazla olan yurt dışı kaynaklı sosyal ağ sağlayıcıların, içeriğin çıkarılması kararını yerine getirmemesi halinde;

  • Erişim Sağlayıcıları Birliği, sağlayıcıya yeniden bildirimde bulunacak.

  • 24 saat içinde yerine getirilmezse, ilgililer sulh ceza hakimliğine başvurarak, sosyal ağ sağlayıcının internet trafiği bant genişliğinin yüzde 50 oranında daraltılmasını talep edebilecek.

  • Kararın uygulanmasından itibaren 30 gün içinde içeriğin hâlâ çıkarılmaması durumunda, bant genişliğinin yüzde 90’a kadar daraltılması için ikinci başvuru yapılabilecek. Hakim, bu ikinci kararda, en az yüzde 50 olmak üzere, hizmetin niteliğini de dikkate alarak oranı belirleyecek.

İçeriğin çıkarılması halinde, bant daraltma kararı, ilgilinin talebi üzerine sulh ceza hakimi tarafından kaldırılacak.

GSS PRİM BORÇLARINA İLİŞKİN DÜZENLEME YAPILACAK

Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na eklenen geçici hükümle, 1 Ocak 2016 tarihinden önceye ait olup ödenmemiş genel sağlık sigortası primleri ile bunlara bağlı gecikme cezası ve zammı gibi feri alacakların tahsilinden vazgeçilecek.

Bu süreler için daha önce ödenmiş primler ise iade veya mahsup edilmeyecek.

ELEKTRONİK HABERLEŞMEDE KİMLİK DOĞRULAMA VE ABONELİK KAYITLARI

Elektronik Haberleşme Kanunu’nda yapılan değişiklikle, abonelik kayıt süreçlerine sıkı kimlik doğrulama şartı getiriliyor.

İşletmeciler;

  • Kanunlarında resmi kimlik belgesi hükmünde olsa dahi, elektronik kimlik doğrulama kabiliyeti olmayan kimlik belgeleriyle abonelik kaydı yapamayacak,

  • Kişinin kimliğini; kimlik belgesi, yüz veya parmak izi özetine ilişkin biyometrik veriler ya da kimlik doğrulayıcı şifre aracılığıyla teyit edecek.

Yabancı uyruklu kişilerin kimliği, yüz veya parmak izi biyometrik verileri üzerinden Göç İdaresi Başkanlığı aracılığıyla BTK vasıtasıyla doğrulanacak. Bu işlem uzaktan yapılırsa, kişinin bulunduğu konum verisi, yine BTK üzerinden Göç İdaresi’ne iletilecek.

Diplomasi ve konsolosluk mensupları ile uluslararası kuruluş çalışanları ve aileleri için, Dışişleri Bakanlığı’nın mensubiyeti teyit etmesi halinde, bu sıkı şartlar aranmadan abonelik kaydı yapılabilecek.

Geçici kimlik belgesi bulunan vatandaşların yüz veya parmak izi özetine ilişkin biyometrik verileri de alınacak. İşletmeciler, 3 ayda bir, abonelerin ölüm, tüzel kişiliğin sona ermesi gibi sebeplerle aktifliğinin sona erip ermediğini resmi makamlardan kontrol edecek; teyit edemediği abonelerin hatlarının bağlantısını kesecek.

İşletmeciler, BTK’nın belirlediği azami hat sayısından fazla abonelik kaydı yapamayacak. BTK’nın öngördüğü usul ve sürelere aykırı şekilde, belirlenen sayıyı aşan cihazlara hizmet verilemeyecek. Yabancı uyruklu kişilere ait mobil hatlara ilişkin numara tahsis usul ve esaslarını da BTK belirleyecek.

İDARİ PARA CEZALARI VE HAKSIZ ÜCRETİN İADESİ

BTK, işletmecinin faaliyete yeni başlaması veya ilgili takvim yılına ait net satışlarının belli olmaması gibi hallerde; ihlalin niteliği, ekonomik kazanç elde edilip edilmediği, iyi niyet ve gönüllü bildirim gibi unsurları dikkate alarak, 1000 liradan 1 milyon liraya kadar idari para cezası uygulayabilecek. İdari para cezası 1000 liranın altına düşemeyecek.

Abonelik sözleşmeleri, hat sayısı sınırlaması, abonelerin periyodik aktiflik kontrolü, aynı telefonda kullanılabilecek hat sayısına sınır getirilmesi gibi hükümlere aykırı davranan işletmecilere, her bir hat veya cihaz başına idari para cezası verilebilecek.

İşletmecinin tüketiciden haksız ücret tahsil ettiğinin tespit edilmesi halinde, idari yaptırım saklı kalmak üzere; söz konusu tutarlar, tahsilat tarihinden iade edildiği tarihe kadar hesaplanacak miktarla birlikte Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre tüketicilere iade edilecek.

TCK’da düzenlenen nitelikli hırsızlık, dolandırıcılık, banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarında kullanıldığı tespit edilen mobil hatların bağlantısı, yürütülen soruşturma kapsamında, hakim kararıyla veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde savcının yazılı emriyle işletmeci tarafından kesilecek.

Hakim kararı olmadan kesilen bağlantı, 24 saat içinde hakimin onayına sunulacak; hakim, bağlantının kesilmesinden itibaren 48 saat içinde karar vermezse, kesilme tedbiri kendiliğinden kalkacak.

Verilen karara rağmen hattın haberleşmesinin kesilmemesi halinde, işletmeciye 50 bin liradan 300 bin liraya kadar idari para cezası uygulanacak.

Savcı, hakim veya mahkeme tarafından işletmecilerden istenen bilgi veya belgelerin de 10 gün içinde iletilmesi zorunlu olacak; aksi halde yine 50 bin–300 bin lira aralığında idari para cezası söz konusu olacak.

“Abonelik kayıtlarının güncellenmesi” başlıklı hükümle, yabancı uyruklu gerçek kişilere, yürürlükten itibaren 6 ay içinde abonelik kayıtlarını güncelleme zorunluluğu getiriliyor; BTK bu süreyi 6 ay daha uzatabilecek.

Bu süre içinde kimliğini teyit ettirmeyen yabancıların hatlarının bağlantısı, verilen sürenin bitiminden itibaren bir ay içinde kesilecek.

Adına BTK’nın belirlediği sayıdan fazla hat kayıtlı olan gerçek veya tüzel kişilere, fazla hatları kapatma veya devretme için 6 ay süre tanınacak, bu da 6 ay uzatılabilecek. Süre sonunda yükümlülük yerine getirilmezse, en eski tarihli abonelikler korunarak, fazla hatların bağlantısı işletmeci tarafından kesilecek.

Bu yükümlülüklere uymayan işletmecilere, her bir mobil hat aboneliği için 20 bin lira idari para cezası verilebilecek.

ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARINA İLİŞKİN DEĞİŞİKLİKLER

Son olarak, Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun’da da değişiklik yapılıyor.

Buna göre, çerçeve sözleşmeler;

  • Yazılı şekilde,

  • Uzaktan iletişim araçlarıyla mesafeli olarak,

  • Veya bankanın yazılı şeklin yerine geçebileceğini belirlediği bilişim veya elektronik haberleşme cihazları üzerinden,

müşteri kimliğinin biyometrik yöntemlerle veya elektronik kimlik doğrulama kabiliyeti olan kimlik belgeleriyle doğrulanmasına imkan veren yöntemler kullanılmak suretiyle kurulabilecek. Böylece, ödeme hizmetleri ve elektronik para kuruluşlarında dijital kanallar üzerinden güvenli kimlik tespiti ve sözleşme ilişkisi kurma süreçleri yasal zemine oturtulacak.

Kaynak: Haber Merkezi