Osmanlı döneminde tonlarca üretilen, zerde tatlısından lokuma kadar pek çok tarifte yer alan safran; bugün yalnızca mutfaklarda değil; ilaç ve kozmetik sanayinde de altın değerinde.

Peki, Türkiye’de genel olarak Safranbolu’nu güney yamaçlarında yetişen safranın Ankara’da da yetiştirebildiğini biliyor muydunuz?

Evet, yanlış okumadınız safran Ankara’nın kurak iklimine de göz kırptı. Konya, Nevşehir, Afyonkarahisar’dan sonra son olarak Ankara da üretim zincirine katıldı.

K A P A K 22

Deneme ekimleriyle başkentte de yetiştirilebileceği kanıtlanan safran Çubuk ve Gölbaşı ilçelerinde girişimciler için yeni bir umut kapısı oldu.

SAFRAN ANKARA İKLİMİNİ DE SEVDİ

Safran; sonbaharda mor çiçekler açan, son derece narin bir bitki. İyi drenajlı, kumlu-tınlı ve pH değeri 6-8 arasında olan toprakları seviyor. Yazın sıcak ve kurak, kışın ise soğuk ama don riski az olan bölgeler safran için ideal.

İşte tam da bu noktada Ankara’nın iklimi devreye giriyor. Yazları ortalama 25-30 derece sıcaklığa ulaşan, kışın ise 0 derece civarında seyreden Ankara, Çubuk ve Gölbaşı gibi ilçeleriyle bu şartları karşılıyor. Tarım uzmanlarına göre, Ankara’nın hafif alkali yapılı toprakları safran için biçilmiş kaftan, yeter ki drenaj sistemi iyi olsun.

Zafer Partisi Ankara İl Başkanlığından anlamlı etkinlik
Zafer Partisi Ankara İl Başkanlığından anlamlı etkinlik
İçeriği Görüntüle

Safran üreticileri Ankara çevresindeki verimliliğin yüksek olduğunu belirtiyor. Uzmanlar, “Kurak iklim bitkinin dayanıklılığını artırıyor” diyerek başkentte safran üretiminin geleceğine umutla bakıyor.

Hatta Eskişehir Geçit Kuşağı Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından geliştirilen “Karaaslan” çeşidi, Ankara koşullarında denendi ve oldukça başarılı sonuçlar elde edildi.

S A F R A N

ANKARA’DA TERASLARDA BİLE DENEME EKİMİ YAPILDI

Safran üretimi artık sadece kırsalda değil, şehir merkezinde de mümkün. En ilginç örneklerden biri, Ülkü Ocakları Genel Merkezi’nin terasında yetiştirilen safran.

Genel Başkan Ahmet Yiğit Yıldırım, doğal gübrelerle perma kültür yöntemlerini kullandıklarını belirterek, “Her balkon, her teras bir tarlaya dönüşebilir” diyor. Bu girişim, safran soğanlarının saksılarda, kontrollü sulamayla yetiştirilebileceğini de gösterdi.

ZAHMETİ DE BEREKETİ DE ÇOK

Safranın zahmeti de meşhur. 80 bin çiçekten yalnızca yarım kilo safran elde edilebiliyor. Hasat, gün doğmadan elle yapılan titiz bir işlem gerektiriyor.

S A F R A N 2222

KÜÇÜK YATIRIMLA BÜYÜK GELİR

Safran yetiştiriciliği sabır istiyor; ama karşılığı büyük. Bir dekar alan için başlangıç maliyeti 3-5 bin TL arasında değişiyor. Üretim 3-4 yılda artış gösteriyor ve kilogram başına getiri 600 bin TL’ye ulaşabiliyor.

Üstelik Tarım ve Orman Bakanlığı da üreticilere destek veriyor. IPARD projeleri kapsamında hibe, tohum ve eğitim desteği sağlanıyor. Tarım İl Müdürlüğü’nün düzenlediği safran yetiştiriciliği kursları da safran yetiştirmek isteyen girişimci ve çiftçiler için büyük ilgi görüyor.

Kaynak: Fatma Doğanay