Günün ilk oturumu Sezai Karakoç Salonu’nda Doç. Dr. Banu Alan Sümer’in başkanlığında gerçekleşti. Bu oturumda, çocuklarla yapılan felsefe etkinlikleri ile aile danışmanlığı süreçlerinde felsefi danışmanlığın rolü tartışıldı. Prof. Dr. N. Petek Boyacı, “çocuklar için felsefe (P4C)” yaklaşımının, küçük yaşlardan itibaren düşünme becerisinin gelişmesine katkısına dikkat çekti. Doç. Dr. Banu Alan Sümer, söz konusu etkinliklerin amaçlarını, hedeflerini ve beklenen kazanımlarını aktardı. Ayrıca, Alisa Çiçek Akyol iş ortamlarında felsefi danışmanlık uygulamalarını “D İndeksi” çerçevesinde değerlendirdi. Zeynep Korkmaz da P4C yaklaşımı ile insancıl aile danışmanlığı kuramını karşılaştırmalı bir perspektifle ele aldı.
KLASİK FELSEFE VE RUH SAĞLIĞI KESİŞİMİ
Eş zamanlı olarak Prof. Dr. Fuat Sezgin Salonu’nda düzenlenen oturumda, Dr. Nebile Eroğul’un başkanlığında klasik felsefe metinlerinde terapötik unsurlar tartışıldı. Dr. Özlem Ünlü, Dr. Zafer Gündüz ve Dr. Nebile Eroğul, Schopenhauer felsefesindeki terapötik boyutları değerlendirdi. Öte yandan, Dr. M. Necip Yılmaz, felsefi yaklaşımların insan ruh sağlığı üzerindeki katkılarını ele aldı.
YAPAY ZEKÂ VE DİJİTALLEŞME BAĞLAMINDA FİLOSOFİSEL DANIŞMANLIK
Saat 11.00’de başlayan oturumlarda, dijitalleşme ve yapay zekâ çağında felsefi danışmanlığın nasıl evrileceği konusu güncel bir tartışma zemini oluşturdu.
Sezai Karakoç Salonu’nda Doç. Dr. Hasan Çağatay’ın yönettiği oturumda,
- Dr. Ömer Fatih Tekin, yapay zekâ çağında felsefi rehberliğin dönüşümünü,
- Arş. Gör. Zöhre Yücekaya, anlam boşluğu ve yorum açıklığı kavramlarını,
- Dilek Atik, anlam inşası süreci ve diyalog yöntemini,
- İlayda Etkin Güler Erdil, iş yaşamında felsefi danışmanlığın psikolojik iyileştirici rolünü ele aldı.
Aynı zamanda Fuat Sezgin Salonu’nda Prof. Dr. Yunus Cengiz başkanlığında gerçekleştirilen oturumda, çağdaş Fransız felsefesi, fenomenoloji ve arzunun epistemik dönüşümü gibi konular farklı açılardan değerlendirildi. Bu oturumda Prof. Dr. Mehmet Nesim Doru, Prof. Dr. Yunus Cengiz, Arş. Gör. Esma İşcan ve Dr. Deniz Kanay sunumlar yaptı.
VAROLUŞÇULUK VE DİSİPLİNLER ARASI YAKLAŞIMLAR
Üçüncü oturum çapında, katılımcılar varoluşçuluk temaları ve felsefi danışmanlığın disiplinler arası kesişimleri üzerine yoğunlaştı. Fuat Sezgin Salonu’ndaki oturumda Doç. Dr. Dilek Arlı Çil başkanlığında, Meryem Yıldırım varoluşçuluğun danışmanlık teorik bağlarını paylaştı. Dilek Arlı Çil de Heidegger'in “sahici varoluş” kavramını danışmanlık pratiğiyle ilişkilendirdi. Eş zamanlı oturumda Sezai Karakoç Salonu’nda Halil İbrahim Menteş, Dr. Kevser Yıldırım ve Doç. Dr. Sibel Ergün Elverici, felsefi danışmanlığın farklı disiplinlerle ilişkilerini ele alan sunumlar gerçekleştirdi.
ULUSLARARASI SUNUMLAR YAPILDI
Günün son bölümünde, kongrenin uluslararası boyutu öne çıktı. Prof. Dr. Mehmet Ata Az başkanlığındaki oturumda, Finlandiya’dan çevrimiçi katılan Dr. Pia Houni, felsefi danışmanlığın düşünsel becerileri destekleyen rolünü paylaştı. Kevin Cales, meditasyon temelli rasyonel özerklik yaklaşımını ortaya koydu. Dr. Christian B. Funke ise anlam kurma süreçlerinin felsefi danışmanlığın özgün katkılarından biri olduğunu savundu.
Aynı saatlerde Sezai Karakoç Salonu’nda Dr. Nilüfer Karadağ başkanlığında gerçekleştirilen oturumda;
- Aysun Dundar Karaca danışmanlıkta metodolojik çeşitliliği,
- Dr. Nilüfer Karadağ utilitarist yaklaşımları,
- Dr. Yakup Kalın geometri odaklı faaliyetlerin iyileştirici yönlerini,
- Menekşe Kaya ise ergenlik dönemi risk davranışlarını nörofelsefi perspektifle ele aldı.
İkinci gün boyunca gerçekleşen oturumlarla, felsefi danışmanlık hem kuramsal hem uygulamalı bağlamda; çocukluk, aile, dijital dönüşüm, iş yaşamı, varoluşçuluk ve nörofelsefe gibi geniş kapsamlı temalar üzerinden tartışıldı. Yoğun program, kongrenin disiplinler arası ve uluslararası niteliğini pekiştirdi.
