Fransa ve Suudi Arabistan’ın ev sahipliği yapacağı oturum, İsrail’in Gazze’de sürdürdüğü saldırılar gölgesinde gerçekleşiyor. Kritik toplantının en dikkat çekici boyutu, çok sayıda ülkenin Filistin’i devlet olarak tanıyacağını açıklaması olacak.

Fransa, Kanada, Avustralya, Belçika, Lüksemburg, Malta ve Portekiz bu adımı atmaya hazırlanıyor. İngiltere Başbakanı Keir Starmer da Londra’dan yapacağı açıklamayla Filistin’i tanıyacağını ilan edecek. Bu gelişme, İsrail’e yönelik uluslararası baskının artacağına ve özellikle Avrupa kamuoyunda sabrın giderek azaldığına işaret ediyor.

Öte yandan BM Soruşturma Komisyonu’nun, İsrail’in Gazze’de soykırım işlediğini belgelemesi, zirvenin gündemini daha da kritik hale getirdi. BM verilerine göre 7 Ekim 2023’ten bu yana süren saldırılarda 65 binden fazla Filistinli hayatını kaybetti, yaralı sayısı ise 166 bini geçti. Açlıktan ölenlerin sayısı da yüzlerce kişiye ulaştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM’de Filistin için güçlü mesajlar verecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM’de Filistin için güçlü mesajlar verecek
İçeriği Görüntüle

KAÇ ÜLKE FİLİSTİN’İ TANIYOR?

Filistin, bağımsızlığını ilan ettiği 1988 yılından bu yana BM üyesi 193 ülkeden 147’si tarafından tanındı. Türkiye de 1988’de Filistin’i tanıyan ilk ülkelerden biri oldu. Son bir yıl içerisinde Norveç, İspanya, Slovenya ve İrlanda da bu listeye katıldı.

Filistin’in yurt dışında diplomatik temsilcilikleri bulunuyor ve Olimpiyatlar dahil olmak üzere birçok uluslararası spor organizasyonunda temsil ediliyor. Ancak uluslararası alanda kabul görmüş sınırları, ordusu ve fiili başkenti bulunmuyor.

NEW YORK ÇAĞRISI NEYİ AMAÇLIYOR?

12 Eylül’de 16 ülkenin dışişleri bakanı, “New York Çağrısı” isimli ortak bir bildiri yayımladı. Bu çağrı ile Filistin’i henüz tanımamış devletlere adım atmaları yönünde çağrıda bulunuldu.

BM Genel Kurulu’nda oylanan “Filistin Sorununun Barışçıl Çözümü ve İki Devletli Çözüm” bildirgesine 142 ülke “evet”, 10 ülke “hayır”, 12 ülke ise çekimser oy verdi. Fransa ve Suudi Arabistan’ın sunduğu bildirge, Hamas’ın dahil edilmediği bir Filistin devletinin tanınmasını ve çatışmaların barışçıl şekilde sonlandırılmasını öngörüyor.

İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMÜN ÖNEMİ

İki devletli çözüm fikri, Doğu Kudüs’ün başkent olduğu, Batı Şeria ve Gazze’de bağımsız bir Filistin devleti kurulmasını içeriyor. Bu çözüm, 1967 öncesi sınırlar temel alınarak gündeme getiriliyor. Ancak İsrail yönetimi bu formüle karşı çıkıyor.

Uzmanlara göre iki devletli çözüm, bölgede kalıcı barışın sağlanabilmesi için tek gerçekçi yol olarak görülüyor. Fakat İsrail’in işgal politikaları ve yeni yerleşim projeleri bu sürecin önündeki en büyük engel olarak öne çıkıyor.

ABD’NİN TUTUMU

Washington yönetimi, Filistin devletinin tanınmasına mesafeli yaklaşmayı sürdürüyor. Eski Başkan Donald Trump ve mevcut yönetimden isimler, bu adımın Hamas’ı cesaretlendireceğini savunuyor. ABD’nin BM oylamalarında İsrail’in yanında yer alması, Filistin’in bağımsızlık sürecinde karşılaştığı en büyük diplomatik engellerden biri olmaya devam ediyor.

İSRAİL’İN TEPKİLERİ

İsrail hükümeti, Filistin’in tanınmasını “terörizme hizmet” olarak nitelendiriyor. İsrailli aşırı sağcı bakanların öncülüğünde, Batı Şeria’da binlerce yeni yerleşim birimi inşa edilmesine yönelik projeler onaylanmış durumda. Başbakan Binyamin Netanyahu da yaptığı açıklamalarda “Filistin devleti kurulmayacak” diyerek bu politikayı netleştirdi.

GENEL KURULDA ELE ALINACAK DİĞER KONULAR

Filistin meselesi zirvenin en önemli gündem maddesi olsa da, BM Genel Kurulu’nda savaşlar, iklim değişikliği, toplumsal cinsiyet eşitliği ve yapay zekanın etik boyutları gibi küresel sorunlar da tartışılacak.

Özellikle Pekin Deklarasyonu’nun 30. yılı vesilesiyle, kadınların güçlendirilmesi ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda üst düzey oturum yapılacak. Ayrıca küresel güvenlik ve iklim krizi konularında da yeni işbirliği mekanizmalarının gündeme gelmesi bekleniyor.

Kaynak: NTV Haber