Gürsel Tekin, geçtiğimiz aylarda CHP İstanbul İl Başkanlığı'nda yaşanan tartışmalı kurultay süreci sonrası başlatılan soruşturma sonrasında, mahkeme kararıyla "kayyum" olarak atanmıştı. ;Karar, partide hem şaşkınlık hem de tepkiye yol açmıştı. Tekin'den sonra gelen ihraç kararları ve medyada konunun görmezden gelinmesi, krizin boyutunu daha da büyüttü.
Ardından parti içinde disiplin süreci işletildi. Tekin’in yanı sıra aralarında Barış Yarkadaş, Berhan Şimşek ve "Metin Hoca" olarak anılan bir isim ile birçok üyenin ihraç edildiği ifade edildi. Hatta, eski partilerinden birilerinin "Gürsel Tekin’e hayırlı olsun" demesi bile bazı üyelerin ihraç edilmesi için gerekçe olarak gösterildi. Yaşanan gelişmeler, özellikle CHP'ye yakın medya organlarında geniş yer bulmadı; bazı kanalların ve yorumcuların konuyu görmezden gelmesi de dikkat çekti.

TV PROGRAMINDA SERT ELEŞTİRİ
Köşe yazarlarımızdan Gazeteci Cihan Saraç'ın sunduğu programda konuk olan Gürsel Tekin, ihraç kararlarına ve medyadaki sessizliğe sert tepki gösterdi. Konuşmasında, parti yönetiminin tutumunu eleştiren Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şimdi İBB dosyası da var bir yandan. Bazı isimlerin -örneğin Aziz İhsan Aktaş ya da Ertan Yıldız gibi- adları geçiyor, ama ne bir ihraç ne de uzaklaştırma kararı aldılar. Oysa biz ‘siz ihraç edildiniz’ dediğimiz anda tipik olarak böyle bir süreç izlenir.”
Tekin'in sözleri, “hukuki zemini olan bir ihraç değil, keyfi bir tasfiye” iddiasını da gündeme getirdi. Tekin, partinin tüzüğünü ve anayasal hakkı işaret ederek, “Savunma hakkı gasp ediliyor” ifadesini kullandı.
“İHRAÇLARIN ÖNEMİ YOK”
Tekin, konuşmasında yalnızca isimler değil, aynı zamanda partinin gelenekleri ve kültürü açısından bu ihraçların kabul edilemez olduğunu vurguladı. “Yüz kızartıcı bir suç yoksa, haksız yere ihraç edilemezsiniz” diyerek kararların haksız ve hukuksuz olduğunu savundu.

Özellikle bir örnek üzerinden giderek, “Niğde’de bir arkadaşımız ‘Gürsel Tekin’e hayırlı olsun’ demiş diye atıldı” sözünü anımsattı. Bu tarz kararların bir çaresizlik ifadesi olduğunu söyledi ve partililere güvence vererek; “Hiç kimse korkmasın; bu ihraçların hiçbir geçerliliği yok” dedi.
MERKEZDEN SES YOK MU?
Tekin ayrıca, bazı isimler hakkında partiden işlem yapılmamış olmasına dikkat çekti. Mesela halen üyeliği süren, belediye meclisi üyesi olan bazı kişilerle ilgili neden bir işlem başlatılmadığını sordu. “İtirafçı ve iftiracılar” gibi suçlamaların neden tutarlı olmadığını vurguladı.
Bu noktada, bazı medya kuruluşlarının konuyu gündeme taşımazken, bazı gazetecilerin CHP merkezini koruyucu bir dil kullanmasına da tepki gösterdi. Tekin, “Hangi güç bir yıldır Bakırköy Belediyesi’nde görevli Ertan Yıldız’ı disipline vermedi? Hangi güç izinli saymayı sürdürdü?” gibi sorular yöneltti.
“BU KARARLARIN BİR ANLAMI YOK”
Gürsel Tekin, konuşmasının sonunda bu ihraç ve kayyum atamalarının hem hukuken hem de ahlaki olarak geçersiz olduğunu bir kez daha vurguladı. Partinin geçmişine, ilkelerine ve normlarına aykırı kararların hiçbir anlam taşımadığını söyleyerek, “Bu tür baskılarla susmayacağız, vazgeçmeyeceğiz” mesajını verdi.





