Cumhuriyet gazetesi yazarı ve gazeteci Barış Terkoğlu, “halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçlamasıyla başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Terkoğlu, jandarma ekipleri tarafından Onlar TV binasından alınarak ifadesi alınmak üzere Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne götürüldü.
BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, “Şüpheli Barış Terkoğlu hakkında TCK 217/a maddesi uyarınca ‘Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma’ suçundan soruşturma başlatılmış olup talimatımız gereği İstanbul İl Jandarma Komutanlığınca şüpheli gözaltına alınmıştır.” ifadelerine yer verildi.
SAVCILIK İFADESİ TAMAMLANDI
Terkoğlu’nun savcılıkta verdiği ifade tamamlandı. İfadesinde, 2008 yılından bu yana gazetecilik yaptığını belirten Terkoğlu, soruşturmaya konu olan ve 24.12.2025 tarihinde sosyal medya platformlarında paylaşılan videonun kendisine ait olduğunu söyledi. Videoda yer alan bilgilerin gazetecilik faaliyeti kapsamında elde edildiğini vurgulayan Terkoğlu, kaynaklarını açıklamamasının anayasal güvence ve basın kanunu kapsamında olduğunu ifade etti.
Terkoğlu, ifadesinde paylaştığı haberin ardından aynı konuda başka haberlerin de yayımlandığını, bu haberlerin içeriğiyle kendi paylaştığı bilgiler arasında bir farklılık bulunmadığını ifade etti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın da konuya ilişkin bir gazeteciye açıklama yaptığını ve haberin doğrulandığını belirten Terkoğlu, suçlamayı kabul etmediğini dile getirdi.
ADLÎ KONTROL KARARI VERİLDİ
Savcılık ifadesinin ardından Terkoğlu, adlî kontrol talebiyle Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderildi. Sulh Ceza Hakimliği, Barış Terkoğlu hakkında yurt dışına çıkış yasağı şeklinde adlî kontrol uygulanmasına karar verdi. Terkoğlu, karar doğrultusunda serbest bırakıldı.
“YAPTIĞIM GAZETECİLİĞİN ARKASINDAYIM”
Serbest bırakılmasının ardından konuşan Barış Terkoğlu, şu cümleleri kullandı:
“Yaptığım gazeteciliğin arkasındayım. Verdiğim gerçeğin arkasındayım. Eğer yanlış olsaydı o zaman kendimi kötü hissederdim. Şu an son derece halkın karşısında onlara doğru bir şeyler söyleyebildiğim için mutluyum. Bedeli ne olursa olsun bu bedeli ben daha önce ödedim. Yine ödemeye devam ederim. Bana ilk sorulan soru ‘Bu haberi nereden öğrendin’. Zaten ifademe bakabilirsiniz. İlk cümlelerimde ‘Ben bunu açıklamak zorunda değilim. Kanunen açıklamak zorunda değilim. Öte yandan da bunu açıklamayan kişi artık gazetecilik mesleğini yapamaz bu ülkede’ dedim. Hepsini geçtim, dedim ki savcıya ‘Ben bunu açıklasam siz bundan sonra benimle bir haber üzerine konuşur musunuz’ diye. Açıkçası benim telefonuma el konma nedeni belli. Eğer konu yanıltıcı bilgi olsaydı zaten video ortada. Neredeyse 6 dakikalık bir video. Konu, bu haberi benim nasıl öğrendiğim, nasıl duyurduğum. Bunun peşinde olunduğu için telefonuma el kondu. Bu kadar basit bir mesele.”
Terkoğlu, telefonuna el konulmasının nedeninin haberin içeriğinden ziyade, haberi nasıl öğrendiğiyle ilgili olduğunu savundu. Terkoğlu yanıltıcı bilgi söz konusu olamadığını, paylaşılan videonun açıkça ortada olduğunu ifade etti.
GAZETECİLERDEN TEPKİ GELMİŞTİ
Gazeteci Barış Pehlivan, Terkoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, gözaltı kararına sert tepki gösterdi. Pehlivan, yayımlanan haberin gerekçe gösterilerek gazetecilerin hedef alındığını savundu.
Gazeteci Murat Ağırel de yaptığı paylaşımda, Terkoğlu’nun gözaltına alınma sürecine dikkat çekerek, doğruluğu teyit edilen bir haberin nasıl “yanıltıcı bilgi” kapsamında değerlendirilebileceğini sorguladı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ise yaptığı açıklamada, gazetecilere yönelik bu tür uygulamaların haber alma hakkına zarar verdiğini belirterek Terkoğlu’nun serbest bırakılması çağrısında bulundu.
NE OLMUŞTU?
Soruşturmaya konu olan olayda Barış Terkoğlu, YouTube üzerinden yayımladığı bir videoda, uyuşturucu operasyonlarıyla gündeme gelen “Kütüphane” adlı mekâna daha önce yapılan bir baskında polislerin içeride bir savcıyla karşılaştığını öne sürmüştü. Terkoğlu, daha sonra yaptığı paylaşımda, yargı kaynaklarından edindiği bilgilere göre söz konusu durumun tutanak altına alındığını ve Hâkimler ve Savcılar Kurulu’na bildirildiğini aktarmıştı.
