İBB’ye yönelik yürütülen soruşturma her geçen gün yeni ifadeler, teknik deliller ve tanık beyanlarıyla genişliyor. Savcılık, kara para aklama, ihaleye fesat karıştırma, kamu zararı oluşturma ve organize suç örgütüne yardım iddialarıyla soruşturmayı derinleştiriyor.
ŞİRKET DEĞERİ MİLYARLARCA TL, DEVİR SIFIR
Firari durumda bulunan Murat Gülibrahimoğlu’na ait, hafriyat ve döküm işleriyle uğraşan bir şirkette genel müdürlük yapan Yağmur Cansu Y. ve yardımcısı Adem B., “şüpheli” sıfatıyla ifadeye çağrıldı. Adem B.’nin iddialarına göre, Kasım 2024’te Fatih Keleş, şirketin yarısını devralmak üzere Gülibrahimoğlu’na tam 125 milyon TL aktardı. Ancak, iddiaya göre devralınan hiçbir şey olmadı.
Adem B., şirketin gerçek değerinin 7 ila 8 milyar TL arasında olduğunu belirtirken, paranın "kara parayı aklamak" amacıyla gönderildiğini savundu.
KAYYUM ATANDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talebi üzerine mahkeme, firari Murat Gülibrahimoğlu’na ait şirketlerin tümüne kayyum atanmasına karar verdi. Şirketlerin kara para aklama, kamu kaynaklarının amacı dışında kullanımı ve usulsüzlük gibi suçlamalara karıştığı iddiası dosyada yer alıyor.
KAYIP TELEFON EVDE BULUNDU, SIM KART YOK!
Tutuklanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun uzun yıllardır kullandığı ve soruşturmada "kayıp" olarak aranan ikinci cep telefonu, etkin pişmanlıktan yararlanan bir şüphelinin ifadesi üzerine Beylikdüzü'ndeki evinde bulundu.
Bilişim uzmanları tarafından incelenen telefonda SIM kart bulunmadığı belirlendi. Uzmanlar, görüşmelerin büyük ihtimalle internet tabanlı uygulamalarla yapıldığını değerlendiriyor. Telefonda silinen verilere ulaşmak için teknik inceleme sürüyor.
İTİRAFÇI SERBEST KALDI
Soruşturma kapsamında tutuklu bulunan ve daha önce İBB Meclis İştirakler ve Bağlı Kuruluşlar Komisyon Başkanlığı görevinde bulunmuş olan Ertan Yıldız, ikinci kez etkin pişmanlıktan yararlanarak ifade verdi. Yıldız’ın bu kez verdiği ifadeler savcılık tarafından yeterli bulundu ve hakkında ev hapsi kararı verildi.
Yıldız, ifadesinde Murat Gülibrahimoğlu’nun Cebeci hafriyat sahası ve taş ocaklarını tekeline aldığını belirtti. Bu alanların kamu yararına kullanılması gerekirken özel çıkarlar doğrultusunda yönetildiği iddiaları dosyaya eklendi.
