CHP’de sular durulmuyor. İstanbul İl Başkanlığına Gürsel Tekin’in “kayyum” olarak atanmasının ardından gözler bu kez 15 Eylül’de görülecek CHP’nin 38. Olağan Kurultayı’nın iptali talebine çevrildi. Davadan çıkacak olası “mutlak butlan” kararı, CHP’nin iç dengelerini kökünden değiştirebilir. En çok merak edilen ihtimallerden biri ise seçim kaybeden eski Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yargı eliyle yeniden partinin başına geçmesi.
KILIÇDAROĞLU’NDAN SESSİZLİĞİ BOZAN SÖZLER
Bugüne kadar davayla ilgili yorum yapmaktan kaçınan Kılıçdaroğlu, nihayet ilk mesajını verdi. CHP PM üyesi Ali Haydar Fırat, 14 Eylül’de yaptığı görüşmeyi TV100 ekranlarında anlattı.
Fırat, Kılıçdaroğlu’nun tavrını şu sözlerle aktardı:
“Kemal Bey ile görüştüm. ‘Kararı görmeden herhangi bir şey söylemem’ dedi.”
Fırat, görüşmede yalnızca kurultay sürecini değil, aynı zamanda ülke meselelerini ve Kılıçdaroğlu’nun bazı akademisyenlerle yaptığı değerlendirmeleri de ele aldıklarını belirtti. Hatta sohbetin bir bölümünde Kemal Tahir’in “Devlet Ana” romanı üzerinden Türkiye’de solun “devlet kavramı”na bakışının tartışıldığını da paylaştı.
ÖZGÜR ÖZEL’DEN ÇARPICI ÇAĞRI
Gelişmeler yalnızca Kılıçdaroğlu’nun tutumuyla sınırlı değil. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’na dikkat çeken bir çağrıda bulunmuştu. Özel, “CHP’nin yargı eliyle dizayn edilmesine karşı en önemli güvence kendisinin olduğunu açıklaması çok kıymetli olur. Bu darbe girişimlerine karşı en önemli güvence kendisidir” sözleriyle, eski liderden açık bir tutum sergilemesini istemişti.
21 EYLÜL OLAĞANÜSTÜ KURULTAYI BELİRSİZLİĞİ
CHP içinde tartışılan bir diğer önemli başlık da, 21 Eylül’de yapılması planlanan olağanüstü kurultayın akıbeti. 15 Eylül’deki davadan çıkacak karar, yalnızca mevcut yönetimin meşruiyetini değil, partinin önümüzdeki süreçteki takvimini de doğrudan etkileyecek.