Son 10 yıldır sosyal medyada yayılan ve gençleri ölümcül sonuçlara sürükleyen “challenge” yani meydan okuma içerikli oyunlara bir yenisi daha eklendi: A4 Challenge.
Bu yeni akıma göre çocuklar, bir A4 kağıdını göğüs hizasında tutarak bedenlerinin kâğıdın arkasında kaybolacak kadar zayıf görünmesini hedefliyor. Ardından bu görüntüyü sosyal medyada paylaşarak beğeni ve takipçi kazanmayı amaçlıyorlar. Ancak uzmanlar, çocukları aşırı kilo kaybına ve psikolojik sorunlara sürükleyen bu tehlikeli trendin ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunuyor.
Uzmanlardan Uyarı: Aileler Dijital Takipte Olmalı
Türk Pediatri Kurumu tarafından bu yıl 60’ıncısı düzenlenen Türk Pediatri Kongresi’nde konuşan Uzm. Dr. Cemre Yaşöz, sosyal medya meydan okumalarının çocuklar ve gençler için giderek daha riskli hale geldiğine dikkat çekti.
“Günümüzde çocuklar, sosyal medyada kabul görmek ve ‘trend’ olmak için sağlıksız davranışlara yönelebiliyor. Bu akımlar, beden algısında bozulmaya, yeme bozukluklarına ve hatta depresyona neden olabiliyor. Ailelerin, çocuklarının dijital dünyadaki hareketlerini mutlaka takip etmesi gerekiyor.”
Mavi Balina’dan A4’e: Tehlike Biçim Değiştiriyor
Daha önce dünya genelinde onlarca çocuğun ölümüne yol açan “Mavi Balina” gibi oyunlarla gündeme gelen tehlikeli meydan okumalar, şimdi “masum” görünümlü ama ölümcül etkileri olan fiziksel meydan okumalara dönüşüyor. “A4 Challenge” gibi akımlar, çocukların zayıflıkla ‘başarı’ arasındaki dengeyi kaybetmesine neden oluyor.
Uzmanlar, okullarda ve aile ortamlarında bu tür dijital riskler hakkında bilinçlendirme çalışmaları yapılması gerektiğini vurgularken, sosyal medya platformlarının da bu içeriklere karşı daha etkin denetim mekanizmaları kurması gerektiğine dikkat çekiyor.
Çocuklar ve oyun ilişkisi hakkında sorularımızı cevaplayan Cemre Yaşöz, aileleri süreç hakkında bilgilendirerek şunları söyledi:
"Çocuklar bu oyunlara katılabilmek için kişisel bilgilerini veriyorlar. Oyunlarda onlara her gün yerine getirmeleri için çeşitli görevler veriliyor. Giderek daha tehlikeli hâle gelen ve bazen ölümle sonuçlanan bu görevleri gerçekleştiremediklerinde veya artık oyundan çıkmak istediklerinde ise oyuna girerken verdikleri kişisel bilgileri tehdit olarak kendilerine geri dönüyor. Her gün verilen görevleri video çekip internete, sosyal medyaya yüklemek zorundalar. Etiketlerle birlikte sosyal medyada yayılmasını sağlıyorlar. Böylece diğer çocuklar da bu tuzağa çekiliyor."
Bunlar dışında TikTok veya YouTube yüklenen videoların daha büyük tehlike arz ettiğine işaret eden Dr. Yaşöz “Burada hayati risk taşıyan meydan okumalar var. Mesela çocuk derisine 20 saniye boyunca deodorant sıkıyor ve bunu internette paylaşıyor. Ama ciltte yanıklar oluşuyor. Mesela ateşle birbirlerini yakıyorlar. Kaynar su meydan okumaları var. Kaynar suyu içiyorlar ya da uyuyan arkadaşlarına döküyorlar. Bugünlerdeki en popüler meydan okuma ise A4 meydan okuması” dedi.
Daha dürtüseller
Son yapılan araştırmaların en çok 10 -14 yaş arası çocukların bu tuzaklara düştüğünü gösterdiğine dikkat çeken Dr. Yaşöz, şunları söyledi:
“Çünkü daha dürtüseller. Risk alma eğilimi en fazla bu dönemde artıyor, ancak risk değerlendirme kabiliyeti o oranda artmıyor. Bu dönemde akran baskısı çok fazla. Kimlik arayışı içindeler. Bir akran grubuna ait olma arzusu ile oyunlara daha fazla katılım gösteriyorlar. Meydan okumalar ne kadar tehlikeli olursa o kadar dikkat çekiyor; o kadar takipçi kazanıyorlar. Araştırmalar ruh sağlığı bozuk olan gençlerin ve çocukların daha fazla katıldığını gösteriyor. Aileden daha az ilgi gören ve bu nedenle de kabul görme arzusu daha fazla olan çocuklar bunlar."