Sosyal medyada ve bazı internet sitelerinde yer alan iddialarda, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Diyarbakır programında kullandığı 34 AKT 500 plakalı zırhlı ve özel donanımlı VIP aracın, suç örgütü liderliğiyle anılan Aziz İhsan Aktaş’a ait olduğu öne sürüldü. Araçta üst düzey güvenlik donanımlarının yer aldığı, zırhlı yapısıyla dikkat çektiği ifade edildi. Hatta aynı aracın yaklaşık 1,5 yıldır Özgür Özel tarafından kullanıldığı iddia edildi.
CHP’DEN YANIT: “ARAÇLAR GENEL MERKEZİMİZE KAYITLI VE RESMİ PLAKALI”
CHP Sözcüsü Deniz Yücel, ortaya atılan iddialara yazılı bir açıklamayla yanıt verdi. İddiaları net bir dille yalanlayan Yücel, Genel Başkan Özel’in kullandığı tüm makam araçlarının Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi’ne kayıtlı ve Emniyet Müdürlüğü tarafından resmi plakalı olarak tahsis edildiğini ifade etti.
Yücel’in açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
“Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel'in kullandığı makam araçları Genel Merkezimize kayıtlıdır, plakaları Emniyet Müdürlüğünden resmi tahsisli plakalardır. Genel Başkanımızın iddia edildiği gibi bir makam aracı bulunmamaktadır. Genel Başkanımızın, İBB soruşturmasında, savcı-avukat çetesini deşifre ettiği gün böyle bir iftiranın ortaya atılması, suçluluğun telaşından başka bir şey değildir. Partimiz hakkında aylardır iftiralar atan, her iddiasının yalan olduğu ortaya çıkan, kendine gazeteci diyen ve bu gerçek dışı iddiayı gündeme getiren tetikçi hakkında suç duyurusunda bulunacağız.”
GÖZLER YARGI SÜRECİNDE
CHP, iddiayı gündeme taşıyan kişi ya da kişiler hakkında yasal yollara başvuracağını açıklarken, olayın yargıya taşınacağı belirtildi. Partiden yapılan açıklamalarda, kamuoyunun bu tür dezenformasyonlara karşı dikkatli olması gerektiği vurgulandı. İddiaları ortaya atan kişilerin kim olduğu veya bu bilgiyi neye dayandırdıkları ise henüz netlik kazanmadı.
TARTIŞMA SİYASİLEŞTİ
İddiaların, CHP lideri Özgür Özel’in İstanbul Büyükşehir Belediyesi soruşturmasına dair çarpıcı açıklamalar yaptığı bir güne denk gelmesi dikkat çekti. CHP cephesi bu durumu “karalama kampanyası” olarak değerlendirirken, kamuoyunda da iddianın zamanlamasıyla ilgili çeşitli yorumlar yapıldı.
