Ankara, son haftalarda tarihin en ciddi su kriziyle karşı karşıya. 29 Eylül’den bu yana yaşanan uzun süreli su kesintileri, yalnızca geçici bir arıza değil; kronik bir su yönetimi sorununun ve kuraklığın etkilerinin habercisi. ASKİ’nin son verilerine göre barajlardaki aktif doluluk oranı yüzde 3,4’e kadar düştü. Uzmanlar, “Ankara’nın elinde kalan su, yalnızca 50 günlük ihtiyacı karşılayacak düzeyde” uyarısında bulunuyor.

KESİKLERİN ARKASINDAKİ NEDEN: KESİKKÖPRÜ VE KURAKLIK

Ankara’nın su temininde yaşadığı kriz, Kesikköprü hattındaki patlamalarla görünür hale geldi.
Şehrin dört bir yanına su taşıyan bu hat, son haftalarda defalarca arıza verdi.
Patlayan borular onarılırken bazı bölgelerde 24 saati aşan kesintiler uygulanıyor.
Çankaya, Keçiören, Mamak, Etimesgut, Sincan, Yenimahalle ve Polatlı gibi kalabalık ilçelerde yaşayan yüz binlerce vatandaş, damacana, bidon ve kaplarla çeşme başında kuyruklara girdi.

Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Su Kaynakları Ana Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ceyhun Özçelik, durumun yalnızca teknik arızalarla açıklanamayacağını belirterek şunları söylüyor:

“2024 Ekim ayından bu yana İç Anadolu’da toplam yağışlarda yüzde 36 azalma yaşandı.
Meteorolojik kuraklık hidrolojik kuraklığa dönüştü. Rezervuarlardaki su seviyesi ölü hacim düzeyinde. Ankara artık su kıtlığını yaşıyor.”

400 Icerik Resim 718

BARAJLARDA SON DURUM: SU SEVİYESİ KRİTİK

ASKİ’nin Baraj Bilgi Sistemi verilerine göre tablo son derece endişe verici:

Barajların bu denli düşük seviyelere gerilemesi, kentin ana su kaynağı olan İvedik İçme Suyu Arıtma Tesisi’nin kapasitesini de sınırladı. Günlük 1,7 milyon metreküp su arıtma kapasitesine sahip olan tesis, şu anda yaklaşık 1,17 milyon metreküp suyla çalışıyor. Bu fark, Ankara’nın su arzını kısıtlıyor ve kesintileri kaçınılmaz hale getiriyor.

400 Icerik Resim 719

HANGİ BARAJ NE DURUMDA?

  • Çamlıdere Barajı: Günlük 580 bin metreküp su sağlıyor.

  • Kesikköprü Barajı: Hattaki patlamalar nedeniyle sadece 240 bin metreküp su iletebiliyor.

  • Kurtboğazı Barajı: 350 bin metreküp su ile Ankara’ya destek sağlıyor.

  • Kurtboğazı ve bağlantılı barajlarda kalan su miktarı: Yaklaşık 60 milyon m³ — yani 50 günlük su ihtiyacı kadar.

Bu veriler, yalnızca birkaç haftalık bir dayanma süresine işaret ediyor.
Uzmanlara göre bu su tükenirse, Ankara’da kesintiler kalıcı hale gelebilir.

ANKARA'NIN SU GÜVENLİĞİ TEHLİKEDE

Doç. Dr. Özçelik, yaşanan krizin bir “uyarı sinyali” olduğuna dikkat çekiyor:

“Bu hatlardaki patlamalar, patlayan boru sayısına ve barajlardaki su miktarına bağlı olarak şehrin yüzde 20 ila 70’ini susuz bırakacak potansiyele sahip.
Ankara’nın su güvenliği, Kurtboğazı Barajı ve bağlantılı barajların doluluk seviyesine bağlı.”

KAÇAK SU KULLANIMI YÜZDE 40

Ankara’da yaşanan su kesintilerinin bir diğer nedeni ise kayıp-kaçak oranı. Uzmanlara göre şehirdeki su kaybı %40’ın üzerinde. Bu oran yarıya düşürülse, 1 milyon kişiye yetecek kadar ek su elde edilebiliyor. Ancak mevcut altyapı sorunları ve artan nüfus baskısı, su yönetiminde sürdürülebilirliği zorluyor.

ANKARA ÇÖLLEŞİR Mİ?

Uzmanların uyarısı açık: Eğer doğru planlama yapılmaz ve barajlar tamamen kurutulursa, Ankara çevresinde geri dönüşü olmayan ekolojik tahribatlar yaşanabilir. Kurtboğazı, Kavşakkaya ve Çubuk barajlarının ölü hacimlerinden su alınması, bölgedeki doğal dengenin bozulmasına neden olabilir.
Bu da yalnızca susuzluk değil, çölleşme riski anlamına geliyor.

VATANDAŞA DÜŞEN SORUMLULUKLAR DA VAR

Bu kriz yalnızca kurumların değil, bireylerin de sorumluluğunu gündeme getiriyor. Her damla suyun önemi artarken, tasarruf bilinci artık zorunluluk haline geldi.
ASKİ, vatandaşlara şu çağrıyı yineliyor:

“Gereksiz su kullanımından kaçının.
Bahçe sulama, araç yıkama gibi faaliyetleri erteleyin.
Musluk arızalarını bildirin. Her damla önemli.”

ANKARA’YI ZOR BİR KIŞ BEKLİYOR

Ankara, 2025 sonbaharında kuraklık ve su yönetimi sınavını veriyor. Yağışların gecikmesi, barajların dolmaması ve hatlardaki arızalar, şehri kırmızı alarma geçirdi. Eğer önümüzdeki aylarda beklenen yağışlar gelmezse, uzmanların öngördüğü gibi Ankara’yı daha uzun, dönüşümlü ve kalıcı kesintiler bekliyor.

Kaynak: Sevda Ecem Karapolat