Mimarlar Odası Ankara Şubesi (TMMOB), yerel mimarlık, kent kimliği ve kentsel aidiyet temalarını tartışmaya açmak amacıyla Ulucanlar Cezaevi Müzesi'nde “Yerel Mimarlık: Kent, Kimlik ve Aidiyet” başlıklı bir konferans düzenledi. Etkinliğe farklı disiplinlerden uzmanlar katılırken, moderatörlüğü TMMOB Ankara Şube Başkan Yardımcısı Oğuzhan Bozdağ üstlendi.
Açılışta Metin Sözen’e Saygı, AOÇ’ye Vurgu
Açılış konuşmasını yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Derya Başyılmaz, sözlerine kısa süre önce vefat eden Prof. Dr. Metin Sözen’i anarak başladı. Konuşmasında orman yangınları, yanlış şehircilik kararları ve Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) üzerine dikkat çeken Başyılmaz şu ifadeleri kullandı:
“Yeşil Bursa dediğimiz şehir, yanlış şehircilik kararları ve yangınlar nedeniyle artık gri Bursa oldu. Ormanlar kent kimliğinin ayrılmaz bir parçasıdır tıpkı Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) gibi. Atatürk’ün mirası olan AOÇ için verdiğimiz tüm hukuki mücadeleleri kaybettik. Ancak kaybeden biz değil, kentimiz oldu."
Başyılmaz ayrıca Ulus’taki Otel Gönç Palas’ın tescillenmesi ve İş Bankası Genel Müdürlük binasının korunması gerekliliği konularına da değindi.
“Ulucanlar Mimarisi, Hafızayı Yaşatıyor”
Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nin mekân olarak tercih edilme gerekçesine de değinen Başyılmaz, yapının doğal malzemelerle restore edildiğini ve geçmişin izlerini taşıdığını söyledi. Konuşmasını Necip Fazıl Kısakürek ve Nazım Hikmet’in şiirlerinden dizeler okuyarak bitirdi.
Prof. Dr. Bilge Işık: “Geleneksel Bilgiyle Dayanıklı Yapılar İnşa Etmeliyiz”
Yüksek Mimar Prof. Dr. Bilge Işık, yaptığı sunumda kerpiç, taş ve yığma yapılar üzerine yürütülen deneysel çalışmaları aktardı. Deprem güvenliği için geleneksel tekniklerin önemine dikkat çeken Işık, sarsma tablası deneyleriyle elde ettikleri bulguları da paylaştı:
“Yatay esneklik, deprem güvenliği açısından kritik bir unsurdur.”
Serkan Akın: “Türk Evi Anadolu’nun Kurtuluş Yoludur”
Yüksek Mimar Serkan Akın, geleneksel yaşamın modern bireyin nesneleşmesine karşı bir panzehir olduğunu vurguladı. Akın, konut sahipliğinde yaşanan düşüş ve kentleşmenin doğurduğu sosyal sorunlar üzerine şu sözleri kaydetti:
“Türk halkının yüzde 90’ı müstakil evde yaşamak istiyor. Geleneksel Türk evi sadece barınma alanı değil, üretim ve dayanışma mekânıdır.”
Celaleddin Çelik: “Zamansız Güncellik Mimarlığın Pusulasıdır”
Mimar Celaleddin Çelik, çağdaş mimarlığın özgünlük kriziyle karşı karşıya olduğunu belirterek mimari ofislerin cesaretsizleştiğini ifade etti. Çelik, “Yarını hatırlamak: Zamansız güncellik” başlıklı konuşmasında şunları söyledi:
“Bir yapıya çatı çizmenin bile tehlikeli algılandığı bir çağdayız. Zamansız olanla perdesiz ilişki kurmak, mimaride yeni kapılar açabilir.”
Faruk Soydemir: “Çocuklara Mimari Mirası Anlatmalıyız”
Mimar Faruk Soydemir, Ankara Büyükşehir Belediyesi iş birliğiyle yürütülen kültürel miras eğitimleri hakkında bilgi verdi. 450 çocuğa yönelik gerçekleştirilen gezilerin, tasarruf tedbirleri nedeniyle durdurulduğunu belirtti. Soydemir, bu projelerin devamı için görüşmelerin sürdüğünü aktardı:
“Ankara’nın kalbi olan Ulus’taki tarihi yapılar hepimizin gözbebeğidir. Bunların korunması hepimizin görevi.”
Panelin ardından TMMOB tarafından çiçek ve hediye takdimi yapılırken, anı fotoğrafları da çekildi.
Eskiz Atölyesiyle Yerelin Ruhu Kağıda Yansıdı
Konferans kapsamında düzenlenen “Eskiz Yapı-Yorum: Yerelin Ruhunu Çizgilerle Anlatmak” atölyesinde kentin mimari belleğini çizimlerle yorumladı. Etkinlikte Ulucanlar Cezaevi Müzesi’nin atmosferinden ilham alarak yapılar üzerine eskiz çalışmaları gerçekleştirildi.