Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin eski başkanlarından Bülent Arınç, TV5 ekranlarında Oğuz İlgiç’in konuğu olarak katıldığı programda gündeme ilişkin dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Arınç, Türkiye’de terörün sona erdirilmesi ve kalıcı barışın tesis edilmesi için cesur ve somut adımların atılması gerektiğini dile getirdi. Uzun süredir kamuoyunda sessizliğini koruyan Arınç, “Bazı meseleler var ki bunları çözmeden huzura kavuşmamız mümkün değil” diyerek toplumsal barışın, diyalog ve yüzleşme kültürüyle sağlanabileceğini ifade etti.
“KİMSE GÖNÜLLÜ OLMAZSA, İMRALI’YA BEN GİDERİM”
Arınç, terörle mücadele sürecinde Abdullah Öcalan’la görüşülmesinin önemine değinerek, bu konuda gerekirse inisiyatif alabileceğini söyledi. “Kimse bu konuda gönüllü olmazsa, gerekirse İmralı’ya ben giderim” diyen Arınç, böyle bir görüşmenin hem Meclis komisyonu hem de kamuoyuyla şeffaf biçimde paylaşılması gerektiğini belirtti. “Bu ülke susarak değil; konuşarak, yüzleşerek, çözerek büyüyecek” diyen Arınç, risk alınmadan barış sürecinde başarıya ulaşılamayacağını vurguladı.
“GENEL AF İNSANİ BİR ZORUNLULUKTUR”
Programda genel af konusuna da değinen Arınç, yargı sistemindeki tıkanıklıklara ve cezaevlerindeki doluluk oranlarına dikkat çekti. Toplumdaki adalet duygusunun yeniden tesis edilmesi için kapsamı belirli ve adil bir genel affın kaçınılmaz hale geldiğini belirten Arınç, “Bu sadece hukuki değil, aynı zamanda insanî bir zorunluluktur. Çünkü adaletin geciktiği yerde devletin merhameti konuşmalıdır” ifadelerini kullandı.
“UMUT HAKKI HERKES İÇİN GEÇERLİ OLMALI”
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına atıfta bulunan Arınç, “Umut Hakkı” kavramının ömür boyu hapis cezasına çarptırılan mahkûmlara belli bir süre sonra yeniden değerlendirilme imkânı tanıdığını hatırlattı. Arınç, bu uygulamanın tüm müebbet mahkûmlar için geçerli olması gerektiğini savunarak, Abdullah Öcalan’ın da bu hak kategorisinde değerlendirilebileceğini belirtti. Bu yaklaşımın bir af değil, “devletin kendi hukuk sistemi içinde evrensel standartlarla uyumlu hareket etmesi” olduğunu vurguladı.
“ÖCALAN DİNLENMEDEN SÜREÇ İLERLEMEZ”
Barış sürecine dair değerlendirmelerde bulunan Arınç, TBMM bünyesinde oluşturulacak bir komisyonun süreci sağlıklı biçimde yönetebilmesi için Abdullah Öcalan’ın İmralı’da doğrudan dinlenmesi gerektiğini söyledi. Arınç, “Bugün hâlâ PKK üzerindeki fiilî etki alanı devam eden bir figürle konuşmadan ilerleme kaydedilemez. Doğrudan konuşmak, dinlemek ve bunun sonucunu kamuoyuyla paylaşmak gerekir. Kaçınmak, görmezden gelmek çözüm getirmez” ifadelerini kullandı.
“SUSARAK DEĞİL, KONUŞARAK BÜYÜYECEĞİZ”
Arınç, olası bir İmralı ziyaretinin, siyasi partilerden temsilcilerin katılımıyla ya da toplumda saygı gören, objektifliğiyle tanınan devlet adamları aracılığıyla yapılabileceğini de söyledi. “Risk alınmazsa başarı gelmez” diyen Arınç, “Bu ülke susarak değil, konuşarak büyüyecek” sözleriyle çağrısını yineledi.