TBMM’ye verilen araştırma önergesinin reddedildiğini hatırlatan Bağcıoğlu, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması gerektiğini belirterek, tahkikat sürecinde yanıtlanması gereken 10 kritik soruyu kamuoyuyla paylaştı.
“KAMUOYU VİCDANI RAHATLATILMALI”
Bağcıoğlu, yaptığı yazılı açıklamada, olayın barış dönemi ve rutin eğitim süreci içinde gerçekleşmesine dikkat çekerek, yaşanan ölümlerin ciddi bir şekilde soruşturulması gerektiğini vurguladı. TBMM’de CHP tarafından verilen araştırma komisyonu kurulması önergesinin reddedilmesini eleştiren Bağcıoğlu, “Şimdi ders alma zamanı” ifadesiyle askeri sağlık ve yargı sistemlerinde köklü bir gözden geçirme çağrısı yaptı:
“Eğer geçmişten alınan derslerle tekrar dizayn edilmiş bir askeri yargı sistemimiz olsa idi; mağara ve İskenderun facialarında daha hassas tahkikatlar yapılması ve sorumluların kısa süre içerisinde belirlenmesi sağlanabilirdi.”
İşte Bağcıoğlu’nun yetkililerden yanıt beklediği sorular:
'Erler neden uzun süre güneş altında bekletildi? Firari erler olduğu için tüm bölüğün uzun süre bekletildiği doğru mu?
Erlerin yönergeler ve idari emirler hilafına güneş altında uzun süre bekletilmesi emrini kim verdi? Bu emri yönergeler ve idari emirler hilafına kim uyguladı?
Emri vermeyenler dahil; tüm sıralı amirler, hatta tüm rütbeli personel erlerin güneş altında uzun süre bekletilmesini tespit etmedi mi? Etti ise reaksiyon gösterdi mi?
Birlik Komutanı erlerin uzun süre güneş altında kalmasının neden olabileceği sağlık sıkıntılarını öngöremedi mi? Bu durum komuta ve sevk idare zafiyetini göstermiyor mu?
Birinci Basamak Sağlık Merkezinde bulunan tabipler olumsuz meteorolojik şartları takip ederek personele olabilecek etkileri konusunda Birlik Komutanını ikaz ediyor mu?
Birlikte 'içme suyunun' yetersiz olduğu, askerlerin para ile kantinden su satın almak zorunda kaldığı doğru mu?
Bu doğru ise Deniz Kuvvetleri Komutanlığı dahil sıralı komutanlıklar tarafından lojistik açıdan düzeltici tedbirler neden alınmadı ?
Alay Komutanlığı’nda ilk tıbbi müdahale kim tarafından yapıldı?
Rahatsızlanan erlere yapılan acil tıbbi müdahalenin 'müdahale mevki - zaman - olay çizelgesi' nedir? Yapılan 'acil tıbbi müdahale' yürürlükteki sağlanması gereken standartlar çerçevesinde değerlendirildi mi?
TSK’nın çok daha zor coğrafi ve harekat şartlarında görev yapan birliklerinde dahi yaşanmayan bu üzücü ve olumsuz sonuçların, şehrin merkezindeki bir askeri birlikte yaşanması kapsamlı bir komuta zafiyetini ortaya koymakta mıdır?''
“ŞEHİR MERKEZİNDE BİLE BU TÜR KAYIPLAR YAŞANIYORSA…”
Bağcıoğlu, İskenderun gibi şehir merkezine yakın ve görece daha uygun iklim şartlarına sahip bir bölgede böyle bir olayın yaşanmasını, komuta zafiyeti olarak nitelendirdi. Açıklamasında, TSK'nın çok daha zor koşullarda görev yapan birliklerinde benzer kayıplar yaşanmadığını ifade ederek, İskenderun’daki olayın ciddi bir ihmal ve organizasyon eksikliği içerdiğini savundu.
ASKERİ SAĞLIK VE YARGI SİSTEMİNE YENİDEN DÜZENLEME ÇAĞRISI
CHP’li Bağcıoğlu, açıklamasında sadece olayın aydınlatılması gerektiğini değil, aynı zamanda askeri sağlık sistemi ve askeri yargı yapısının yeniden ele alınması gerektiğini de vurguladı. Kasım 2024’te Tokat’ta yaşanan benzer bir olayla İskenderun’daki durumu karşılaştıran Bağcıoğlu, bu tür kayıpların önlenebilmesi için sistemin baştan aşağı yeniden düzenlenmesi gerektiğini dile getirdi.