Uzmanlar, başkentin yakınında yer alan Bala–Tuz Gölü Fay Zonu’nun büyük deprem üretme potansiyeline dikkat çekerek uyarılarını yineledi.
FAY HATTININ ÖZELLİKLERİ ENDİŞEYE YOL AÇIYOR
Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, yaptığı açıklamada depremin Bala–Tuz Gölü Fay Zonu üzerinde meydana geldiğini belirtti. Bektaş, bu fay hattının levha içi özellik taşıdığını ve bu nedenle depremlerin tekrarlama döneminin öngörülemediğini ifade etti. Fayın 6 ila 7 büyüklüğünde deprem üretebilecek kapasiteye sahip olduğunu vurgulayan Bektaş, “Bölge için dikkatli olunmalı” uyarısında bulundu.
"200 KİLOMETRELİK FAY HATTINA DİKKAT"
Deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür ise Kulu’daki depremin sığ olduğunu ve Tuz Gölü Fay Zonu üzerinde gerçekleştiğini açıkladı. Fay hattının yaklaşık 200 kilometre uzunluğunda olduğuna dikkat çeken Görür, yüksek eğim atımı nedeniyle büyük deprem üretme potansiyeli bulunduğunu söyledi. Görür, bölgenin diri fay haritalarında da kritik konumda olduğuna işaret ederek, alınacak önlemlerin hayati önem taşıdığını belirtti.
BAŞKENTTE DEPREM RİSKİ
Ankara’nın güneyinde yer alan Bala–Tuz Gölü Fay Zonu, daha önce de çeşitli büyüklüklerde depremler üretmişti. Özellikle Bala ilçesinde 2005 ve 2007 yıllarında meydana gelen depremler, bölgenin deprem gerçeğini gözler önüne sermişti. Uzmanlar, son yaşanan sarsıntının da bu fay hattının aktif olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu ifade ediyor.
UZMANLARIN ORTAK MESAJI: ÖNLEM ALINMALI
Her iki bilim insanı da Ankara, Konya ve çevre illerin deprem riski altında bulunduğunu belirterek, kentsel dönüşüm çalışmalarının hızlandırılması ve afet bilincinin artırılması gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin büyük kısmının aktif fay hatları üzerinde yer aldığına dikkat çeken uzmanlar, önlem alınmadığı takdirde olası bir büyük depremin ciddi sonuçlar doğurabileceğini hatırlattı.
