İlk etapta “kaza” olarak değerlendirilen olayla ilgili ortaya atılan iddialar, yürütülen soruşturmanın seyrini tamamen değiştirdi. Dosyaya giren yeni beyanlar ve tanık anlatımları, ölümün planlı bir cinayet olabileceği ihtimalini güçlendirdi.
İTİRAF SORUŞTURMAYI DERİNLEŞTİRDİ
Olay günü evde bulunan ve Güllü’nün “manevi evladı” olarak bilinen Sultan Nur Ulu’nun savcılıkta verdiği ayrıntılı ifade, dosyada kritik bir dönüm noktası oldu. Savcılık makamında saatler süren sorguda, olay gecesine dair adım adım anlatımlar yapıldığı, bazı deliller ve kayıtlar gösterildikten sonra itirafçı olmayı kabul ettiği öğrenildi. İfadenin ardından Sultan Nur, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
KAMERALAR DEVRE DIŞI MI BIRAKILDI?
İddialara göre olaydan önce evdeki güvenlik kameralarının fişi çektirildi. Gecenin ilerleyen saatlerinde alkol alındığı, eğlence ortamı oluşturulduğu ve Güllü’nün en sevdiği şarkılardan biri olan Bulgarca “Malkata”nın bilerek açıldığı öne sürüldü. Müziği duyan Güllü’nün odanın olduğu bölüme yöneldiği, kısa süre sonra ise trajik olayın yaşandığı iddia edildi.
“CAMDA KELEBEK VAR”
Sultan Nur’un anlatımına göre, pencereye yönlendirilen Güllü’nün bir anda aşağı itildiği öne sürüldü. Olayın ardından yaşanan panik, aşağıya koşulması ve sonrasındaki davranışlar da soruşturma dosyasına ayrıntılı şekilde yansıdı. Bu beyanlar, daha önce kamuoyuna yansıyan “oynarken düştü” iddiasıyla taban tabana zıt bir tablo çizdi.
TANIKLAR TEK TEK ORTAYA ÇIKTI
Soruşturma ilerledikçe yeni tanıklar da savcılığa başvurdu. Özellikle Sultan Nur’un yakın çevresinden bazı isimlerin anlattıkları, şüpheleri artırdı. Gecenin ilerleyen saatlerinde yapılan telefon görüşmeleri, yardım çağrıları ve sonradan paylaşılan ifadeler, dosyada önemli deliller arasında yer aldı. Ayrıca bazı tanıkların sözleri üzerine teknik takip ve dinleme kararlarının alındığı öğrenildi.
AVUKATLAR DAVADAN ÇEKİLDİ
Soruşturma kapsamında gözlerin çevrildiği isimlerden biri olan Tuğyan Ülkem Gülter hakkında “tasarlayarak kasten öldürme” suçlamasıyla işlem yapıldı. Gelişmelerin ardından Gülter’in avukatlarının dosyadan çekildiği, ancak kardeşine yönelik hukuki sürecin ayrı yürütüldüğü belirtildi.
CİNAYETİN NEDENİNE DAİR 3 İHTİMAL
Dosyada fail iddiaları netleşmeye başlasa da cinayetin nedeni henüz kesinlik kazanmadı. Soruşturmada öne çıkan üç ihtimal üzerinde duruluyor. Bunlardan ilki, anne-kız arasında uzun süredir devam eden ve zaman zaman şiddetli tartışmalara dönüşen gergin ilişki. İkinci ihtimal, sanatçının mal varlığı ve mirası. Üçüncü başlık ise Güllü adına yaptırıldığı belirtilen hayat sigortası ve olası tazminat ödemesi.
ŞÜPHELİ İFADESİNDE SUÇLAMALARI REDDETTİ
Tutuklanan Tuğyan Ülkem Gülter ise savcılık ve mahkeme aşamasında suçlamaları kabul etmedi. Olay gecesini kaza olarak nitelendiren Gülter, annesini ittiği iddialarını reddetti ve yaşananları hatırlamadığını öne sürdü. Aleyhine verilen ifadeleri kabul etmeyen Gülter, suçsuz olduğunu savundu.
AĞIRLAŞTIRILMIŞ MÜEBBET TALEBİ
Savcılık, elde edilen deliller ve itiraflar doğrultusunda dosyayı “tasarlayarak kasten öldürme” kapsamında değerlendirdi. Bu suçun Türk Ceza Kanunu’ndaki karşılığı ise ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası. Yargılama sürecinin sonunda verilecek karar, kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.
“GERÇEKLER ORTAYA ÇIKACAK”
Adliyeye sevk edilirken basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Tuğyan Ülkem Gülter, kısa bir açıklamayla suçlamaları reddetti. “Suçsuzum, gerçekler ortaya çıkacak” diyen Gülter, tutuklanarak cezaevine gönderildi. Güllü’nün ölümüne ilişkin soruşturma ise çok yönlü olarak sürdürülüyor.
