Gazeteci, belgeselci ve aktivist Hakan Tosun, geçen hafta Esenyurt’ta uğradığı saldırı sonucu ağır yaralandı. Uzun süre kendisinden haber alınamayan Tosun’un Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’nde yoğun bakıma alındığı ve yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdiği öğrenildi.
Tosun’un bir süredir imar usulsüzlükleri ve çevre tahribatı konularında araştırmalar yürüttüğü, bu nedenle tehditler aldığı iddia edildi.
ORTAYLI’DAN SERT TEPKİ: “KİMSE UMURSAMAMIŞ”
Tarihçi ve akademisyen Prof. Dr. İlber Ortaylı, Hürriyet’te yayımlanan bugünkü yazısında Hakan Tosun’un ölümüne ilişkin çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Ortaylı, Tosun’un bazı yazılarında açık tehditler aldığını, ancak bu tehditlerin kimsenin dikkatini çekmediğini belirtti:
“Kendisi bazı konuları yazarken açıkça tehdit almış. Ne var ki bunlar kimsenin umurunda olmamış. Sonunda hunharca darp edilmiş, aldığı darbeler sonucu beyin kanaması geçirerek genç yaşta hayatını kaybetmiş.”
“ARTIK BU SALTANATA SON VERMENİN ZAMANI GELMEDİ Mİ?”
İlber Ortaylı, Hakan Tosun’un ölümünün ardından gazetecilerin güvenliği ve ülkenin denetim mekanizmalarına dair önemli sorular yöneltti:
“Şimdi sormak gerekiyor: Gazetecilerin güvenliğini kim sağlıyor? Bir gazetecinin yazdığını bu halk okumayacak mı?
Haksız, hukuksuz imar planlarına; her yeri kazan maden şirketlerinin saltanatına artık bu ülkede son vermenin zamanı gelmedi mi?
Lütfen biraz daha kontrol, biraz daha ciddiyet!”
GAZETECİLERDEN ADALET ÇAĞRISI
Tosun’un ölümünün ardından birçok gazeteci, meslek örgütü ve sivil toplum temsilcisi de olaya tepki gösterdi. Basın meslek kuruluşları, gazetecilere yönelik saldırıların artması ve cezasızlık kültürünün sona ermesi çağrısında bulundu.
Hakan Tosun’un ölümüne ilişkin soruşturma başlatıldığı ve saldırıya karıştığı iddia edilen kişilerin tespiti için güvenlik kamerası kayıtlarının incelendiği öğrenildi.