Antalya’nın Side ilçesinde düzenlenen 10. Medya Mensupları Buluşması kapsamında konuşan Türkiye Gıda ve Şeker Sanayi İşçileri Sendikası (Şeker-İş) Genel Başkanı İsa Gök, hem Gazze’de yaşanan insanlık trajedisine hem de Türkiye’deki çalışma hayatının yapısal sorunlarına dikkat çekti. Basın mensuplarına hitap eden Gök, “Gazetecilik, cesaretin, bilgeliğin ve ilkeli duruşun birleştiği bir meslektir” diyerek, bağımsız basının önemine vurgu yaptı.
“Gazze, Batı’nın Medeniyet Maskesini Düşürdü”
İsa Gök, konuşmasının ilk bölümünde Gazze’de yaşanan soykırıma değindi. İsrail’in saldırılarında hayatını kaybeden 70 bin sivilin içinde 250’den fazla gazetecinin bulunmasının, basın mesleğinin zorluklarını gözler önüne serdiğini söyledi.
“Gazze, sadece İsrail’e değil; ABD’nin stratejik vesayetine, İngiltere’nin tarihî ikiyüzlülüğüne, Avrupa’nın insan hakları maskesine ve İslam dünyasının sessizliğine karşı da savaş verdi.” diyen Gök, Batı’nın ‘medeniyet’ iddiasının bu savaşla yerle bir olduğunu ifade etti.
Gazze’nin, “tankların ve uçakların karşısında bile iradesini koruyarak insanlık adına en büyük dersi verdiğini” belirtti.
“Çalışma Hayatında Reform Kaçınılmaz”
Konuşmasının ikinci bölümünde Türkiye’deki çalışma hayatının sorunlarına değinen Şeker-İş Genel Başkanı İsa Gök, özellikle taşeronlaşma, güvencesizlik ve düşük ücretler konularında kapsamlı reform çağrısı yaptı.
Gök, asgari ücretin “sürdürülebilir yaşam ücreti” olarak yeniden tanımlanması gerektiğini vurgulayarak şunları söyledi:
“Ücret politikalarının ve vergi sisteminin reforme edilmesi, performans bahanesiyle işçiye psikolojik baskı yapılmasının önlenmesi gerekiyor. Artık sendikalar büyük resmi görerek ‘Yeni Nesil Emek Yasası’nı gündeme almak zorundadır.”
“Gazetecilik Bir Dava Şuurudur”
İsa Gök, basın mensuplarının Türkiye’de zor şartlarda görev yaptığını belirterek, gazeteciliğin sadece bir meslek değil, demokrasiye katkı sunan bir dava bilinci olduğunu dile getirdi.
“Gazetecilik, haber peşinde koşmak kadar bir üretim biçimidir” diyen Gök, tarafsız ve doğru bilgilendirmenin demokratik toplumların ön koşulu olduğunu vurguladı.
Ayrıca, uzun çalışma saatleri ve zorlu koşullara rağmen görev yapan basın emekçilerinin işsizlik ve güvencesizlik nedeniyle mağdur edilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.
“Basın sektöründe işsizlik oranı, genel işsizlik oranlarının üzerindedir. Bu durum, medya çalışanlarının hak ettiği güvenceye sahip olamadığını göstermektedir. Oysa bağımsız basın, demokratik bir ülkenin en önemli teminatıdır,” ifadelerini kullandı.
“Bağımsız Basın, Güçlü Demokrasi Demektir”
Konuşmasının sonunda, hem çalışan hem de çeşitli sebeplerle işsiz kalan tüm basın mensuplarına seslenen İsa Gök, onların hak ettikleri koşullarda mesleklerini sürdürebilmeleri temennisinde bulundu.
Basının bağımsızlığının korunması ve medya çalışanlarının haklarının güvence altına alınmasının, demokratik Türkiye için vazgeçilmez bir hedef olduğunu söyledi.
“Toplumun doğru bilgiye ulaşması, ancak özgür ve tarafsız basınla mümkündür,” diyen Gök, konuşmasını “tüm basın mensuplarına saygı ve teşekkürlerimi sunuyorum” sözleriyle tamamladı.
