Kırıkkale’nin Keskin ilçesinde mera vasfındaki geniş bir arazinin imara açıldığı yönündeki iddialar kamuoyunda tartışma yaratırken, Keskin Belediyesi hakkında idari soruşturma başlatıldığı öğrenildi. Edinilen bilgilere göre, ilgili bakanlıklar tarafından görevlendirilen müfettişler, bölgede incelemelerini sürdürüyor.
1 MİLYON 220 BİN METREKARELİK MERA ALANI MERCEK ALTINDA
Yaklaşık 1 milyon 220 bin metrekare büyüklüğündeki otlak mera alanına imar planı uygulandığı öne sürülürken, bölgede çok sayıda çam ağacının kesildiği ve iş makinelerinin faaliyette olduğu gözlemlendi. Söz konusu alanda yapılan çalışmalar, mera vasfının fiilen ortadan kaldırılmaya çalışıldığı iddialarını güçlendirdi.
PLAN DEĞİŞİKLİKLERİYLE MERA NİTELİĞİ Mİ ÖRTÜLÜYOR?
İddialara göre, mera vasfındaki arazinin hukuki statüsünü değiştirmek amacıyla ardışık plan değişiklikleri yapıldı. Alanın önce yeşil alan ve sosyal donatı, ardından kamu hizmet alanı olarak planlandığı, son aşamada ise konut ya da ticaret alanı olarak imar planına dahil edildiği ileri sürüldü.
Bu yöntemle arazinin mera niteliğinin örtülmeye çalışıldığı ve denetim süreçlerinin zorlaştırıldığı iddia edilirken, müfettişlerin söz konusu plan değişikliklerini tüm yönleriyle incelediği öğrenildi.
HAYVAN YETİŞTİRİCİLERİ TEPKİLİ
Bölgede küçükbaş hayvancılık yapan vatandaşlar, yaşanan gelişmelere sert tepki gösterdi. Yaklaşık 7 yıl önce hayvancılık yapmak için İstanbul’dan Keskin’e geldiğini belirten İsa Mermer, meraların elden gitmesi halinde mesleğini sürdüremeyeceğini söyledi.
“MERAM OLMADAN BU HAYVANCILIĞI SÜRDÜRMEM MÜMKÜN DEĞİL”
Yaşadığı kaygıyı dile getiren Mermer, şu ifadeleri kullandı:
“Küçükbaş hayvancılığı çok seviyorum, adeta sevdalısıyım. Meram olmadan bu hayvancılığı sürdürmem mümkün değil. Nereye gittiysek hiçbir cevap alamadık. Bu şekilde devam ederse ben bu hayvancılığı bırakacağım. Ben bıraktıktan sonra sonraki nesil ne olacak?”
Mermer, meraların parsel parsel satıldığı yönünde duyumlar aldıklarını ve sahada bu duruma ilişkin çalışmaları gördüklerini belirterek şunları söyledi:
“Meralarımızın parsel parsel satıldığı söyleniyor ve bunu gerçekten de görüyoruz. Her taraf kazılıyor, bir şeyler yapılıyor. Güzelim çamlarımızın yarısı kesildi maalesef. 40 senede yetişen çamları 4 günde söktüler, sökülmeye de devam edileceği söyleniyor.”
“KANUNA KARŞI HİLE NİTELİĞİNDE”
Mera arazilerinde yapılan imar planı uygulamalarının hukuki boyutuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Avukat Süleyman Teryaki, mera mevzuatının son derece açık olduğunu vurguladı.
Teryaki, şu ifadeleri kullandı:
“Bir alan mera vasfını koruduğu sürece, üzerinden doğrudan imar planı uygulanması mümkün değildir. Mera niteliği devam ederken imar geçirilmesi, kanuna karşı hile niteliğindedir. Böyle bir işlem hukuken sakattır.”
“İMAR PLANI MAHKEMEDEN DÖNER”
Teryaki, hukuki süreçte izlenecek yolu da şöyle anlattı:
“Mera komisyonunda tahsis amacı değişikliği kararı çıkmadan belediye imar planı yaparsa, bu plan idare mahkemelerinde iptal edilir. Bu durumda yapılan tüm parselasyon işlemleri ve verilen ruhsatlar geçersiz hale gelir. Hukuk, meraların gasp edilmesine izin vermez; işlemi kökten yok sayar.”
MERA KANUNU NET: YAPI YASAK
Avukat Teryaki, 4342 sayılı Mera Kanunu’nun meraları çok sıkı şekilde koruma altına aldığını belirterek, mera alanları üzerine ev, otel, fabrika gibi yapıların yapılamayacağını vurguladı.
“Mera üzerinde yapılan her türlü sivil yapı tecavüz niteliği taşır ve kaçak yapı sayılır. Vatandaşlar mera arazisine çivi çakmanın dahi yasak olduğunu bilmelidir.” dedi.
“1 YILDAN 5 YILA KADAR HAPİS CEZASI”
Yaptırımların ağır olduğuna dikkat çeken Teryaki, şunları söyledi:
“Birincisi yıkımdır. Mülki amir yapıyı derhal yıktırır. İkincisi ağır idari para cezasıdır. Üçüncüsü ise Türk Ceza Kanunu’nun 184. maddesi uyarınca imar kirliliğine neden olma suçundan 1 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasıdır. Ayrıca yıkım ve meranın eski haline getirilmesi masrafları da ilgililerden tahsil edilir.”
