TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi, mimarlık mesleğine kültürel ve tarihsel farkındalık kazandırmak amacıyla düzenlediği teknik ve kültürel gezilere bir yenisini daha ekledi. Bu kapsamda, 21 Eylül 2025 tarihinde gerçekleştirilen Beypazarı gezisi, mimarları kentin tarihsel mirasıyla buluşturdu.

Katılımcılar, Beypazarı'nın tarihi sokaklarını, Osmanlı mimarisinin izlerini ve bölgenin simgesel yapılarını yerinde inceleme fırsatı buldu. Etkinlik, hem mesleki gelişim hem de kültürel duyarlılık açısından oldukça verimli geçti.

Tarihi Sokaklar ve Osmanlı Mimarisi Yerinde İncelendi

Gezi kapsamında, Beypazarı'nın tarihi kent dokusu, sivil mimarlık örnekleri, kamusal alan kullanımı ve kültürel miras yapıları dikkatle gözlemlendi. Özellikle dar sokaklar, cumbalı evler, geleneksel malzeme kullanımı ve özgün planlama anlayışı, mimarların teknik değerlendirmelerine konu oldu.

Katılımcılar, Beypazarı’nın tarih boyunca koruduğu geleneksel mimari özellikleriyle Ankara’nın kültürel belleğinde ne kadar önemli bir yere sahip olduğunu ifade etti. Ayrıca gezide, kent kimliği ile mimari süreklilik arasındaki ilişki üzerine de fikir alışverişi yapıldı.

Afgan çocuğun tehlikeli yolculuğu yürekleri ağza getirdi
Afgan çocuğun tehlikeli yolculuğu yürekleri ağza getirdi
İçeriği Görüntüle

Beypazarı Mimarlar

Kültürel Mirasın Korunması İçin Ortak Sorumluluk Vurgusu

Mimarlar Odası Ankara Şubesi, düzenlediği bu tür gezilerle meslek mensuplarının yalnızca teknik bilgiyle değil, aynı zamanda kültürel duyarlılıkla da donatılmasını hedefliyor. Yetkililer, Beypazarı gibi geleneksel kent dokusuna sahip yerlerin korunması için mimarlık meslek örgütlerinin daha fazla inisiyatif alması gerektiğini belirtti.

Dernek yetkilileri ayrıca, kültürel mirasın sadece korunması değil, yaşatılması gerektiğine de dikkat çekti. Bu tür ziyaretlerin, genç mimarlar ve mimarlık öğrencileri açısından sahada öğrenme fırsatı sunduğu ifade edildi.

Mimar Ankara

Kent Kimliği ve Mimari Bilinç Arasında Köprü Kuruldu

Beypazarı gezisi, sadece mimari yapıları tanıtmakla kalmadı; aynı zamanda kentin hafızasını, toplumsal ilişkilerini ve mekânsal kimliğini anlamak açısından da önemli bir eğitim platformuna dönüştü. Mimarlar, kentin tarihsel ve kültürel geçmişiyle bağ kurarak, yerel mimarinin sürdürülebilirliği üzerine de fikirler geliştirdi.

Katılımcılar, Beypazarı’ndaki tarihi konakların korunma süreçlerinden restorasyon tekniklerine kadar birçok konuda bilgi sahibi oldu. Bu da, teorik bilginin sahada nasıl karşılık bulduğunu görmek açısından oldukça öğretici bir deneyim sundu.

Kaynak: Cansel Yıldız