Bolu Belediyesi tarafından Nilüfer Park içerisinde daha önce kafe ve restoran olarak kullanılan binanın, belediyeye bağlı Bolsev Vakfı tarafından kiralanarak belediye restoranına dönüştürülmesi nedeniyle düzenlenen tanıtım programında konuşan Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, açıklamalarında CHP kurultay davasına da değindi.

Özcan, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yarın görülecek olan davanın bir an önce sonuçlandırılması gerektiğini belirterek şunları söyledi:

“Mutlak butlan kararının verilebileceğini ben düşünmüyorum. Hukukçu olarak düşünemiyorum bunu. Çünkü mutlak butlanla ilgili ne bir dernekle ilgili bugüne kadar ne bir meslek odasıyla ilgili olmamış ki bir siyasi parti için olsun. Ama ortada açılmış bir dava var. Uzadıkça uzuyor. Yani Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi artık bu konuyu gündemden düşürmek için ya davanın kabulüne karar versin, ya davanın reddine karar verip bu süreci, bu tartışmayı, bu suni tartışmayı ülkedeki ekonomik sıkıntıların önüne geçmeyi amaçlayan bu suni tartışmayı bir tarafa bıraksın.”

“BİRİ YSK TARAFINDAN TANINAN BAŞKAN, DİĞERİ KAYYUM”

Özcan, partide yaşanan idari karmaşaya da değinerek şöyle konuştu:

“Türkiye’de artık böyle garip şeyler oluyor. Bizim iki tane İstanbul İl Başkanımız var. Biri Yüksek Seçim Kurulu tarafından kabul edilen İstanbul İl Başkanımız Özgür Çelik, mazbatası da var. İstanbul İl Başkanı olarak seçilmişsiniz diye kendisine yetki verilmiş. Bir tanesi tedbir yoluyla eski İstanbul İl Başkanlığı’nda oturan bir kayyum var. Bırakın her siyasi parti kimi genel başkan seçileceğine üyeleri ve delegeler aracılığıyla karar versin. Kimin kendisini yöneteceğine o karar versin. Sen illa böyle bir karar vereceksen de mahkeme olarak uzatma. Ver bir an önce kararını. Ondan sonra Cumhuriyet Halk Partisi böyle bir olmayacak mutlak butlan kararıyla karşı karşıya kalırsa da otursun yetkili organlarıyla, belediye başkanlarıyla, milletvekilleriyle, il başkanlarıyla, ilçe başkanlarıyla, belde başkanlarıyla yol haritasını belirlesin. Ama artık bu karar yarın verilmeli.”

“ÜYELİĞİMİ İSTİFA ETMEK SURETİYLE ASKIYA ALACAĞIM”

Tanju Özcan, mahkemeden mutlak butlan kararı çıkması durumunda partisinden istifa edeceğini açıkça dile getirdi:

“Sayın Kılıçdaroğlu ve ekibi partiye gelirse beni atıp atmaması benim hiç umurumda değil. Ben mahkeme kararıyla partinin başına gelen heyeti bir cunta heyeti olarak kabul ederim. Bunu bir darbe olarak kabul ederiz. Ve o cunta Cumhuriyet Halk Partisi’ni yönettiği sürece ister bana ödül versin, ister beni disipline versin, bunları umursamadan mahkeme böyle bir karar verirse Kemal Kılıçdaroğlu ve arkadaşları da ‘biz bu görevi kabul ediyoruz’ derse ben bu siyasi cunta partinin başından gidinceye kadar Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğimi istifa etmek suretiyle askıya alacağım.”

Özcan, sözlerini şu ifadelerle tamamladı:

“Ne zamanki Sayın Özgür Özel veya bir başka seçilmiş heyet, genel merkez yönetimi tekrar göreve başladığı gün ilk Cumhuriyet Halk Partisi’ne katılma başvurusunu da bizzat ben yapacağım. Durum bu kadar net. Yani benim tavrım Kemal Bey gelirse nasıl olsa beni atar diye Cumhuriyet Halk Partisi üyeliğimi askıya almak değil. Demokrasi anlayışım gereğince bu cunta görevde olduğu sürece benim Cumhuriyet Halk Partisi’nde cuntanın altında çalışmama düşüncemden kaynaklanan bir durum.”

DEM'li Hatimoğulları'ndan "İmamoğlu" çıkışı: "Tüm seçilmişler serbest bırakılmalı"
DEM'li Hatimoğulları'ndan "İmamoğlu" çıkışı: "Tüm seçilmişler serbest bırakılmalı"
İçeriği Görüntüle

DAVA YARIN GÖRÜLECEK

Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yarın görülecek dava, CHP’nin kurultay sürecinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin. Parti içinden bazı delegeler tarafından açılan davada, “mutlak butlan” kararı çıkması durumunda CHP kurultayı geçersiz sayılabilecek.

Kaynak: İHA