Türk Tabipleri Birliği (TTB) Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu ile TTB Cinsel Şiddeti Önleme ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Destekleme Birimleri Eşgüdüm Kurulu toplantısı, 8 Kasım 2025 tarihinde Ankara’da düzenlendi. Toplantının ilk günü, öğle arasında gerçekleştirilen basın açıklaması kamuoyunun dikkatini çekti.
Kadın Hekimlerden Bilimsel ve Etik Direniş Vurgusu
Basın açıklamasında ilk sözü alan TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Ayşegül Ateş Tarla, Türkiye’nin dört bir yanından gelen kadın hekimlerin, hem LGBTİ+ bireylere yönelik ayrımcılığa hem de hekimlik mesleğine yönelik baskılara karşı mücadeleyi kararlılıkla sürdürdüğünü ifade etti.
TTB Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu Yürütme Kurulu Üyesi Dr. Ezgi Özgün ise “Onbirinci Yargı Paketi Hakkında Basın Açıklaması”nı kamuoyuyla paylaştı.
“Yargı Paketi Bilimsel ve Etik İlkeleri Zedeliyor”
Açıklamada, Onbirinci Yargı Paketi’nde yer alan, cinsiyet kimliği, cinsiyet ifadesi ve cinsel yönelim çeşitliliğini dolaylı biçimde suç haline getiren düzenlemelerin, hem toplumun kırılgan gruplarını hem de hekimlik mesleğini doğrudan hedef aldığı vurgulandı.
Kadın hekimler, bu düzenlemelerin bireylerin kimlikleri üzerinde söz sahibi olma haklarını ihlal ettiğini, ayrıca hekimlerin bilimsel ve etik sorumluluklarını cezai yaptırımlarla sınırladığını belirtti.
“Cinsiyet Kimliği Yasaklarla Ortadan Kaldırılamaz”
Açıklamada, cinsiyet kimliği ve ifadesinin tarih boyunca toplumların doğal bir parçası olduğu, bu çeşitliliğin yasaklarla ortadan kaldırılamayacağı ifade edildi.
Kadın hekimler, kimlik ifadelerinin cezalandırılmasının ayrımcılığı ve toplumsal şiddeti artıracağına dikkat çekti. Ayrıca, cinsiyet uyum süreçlerine getirilen yaş sınırlarının ve kısıtlamaların, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) ICD-11 kılavuzlarıyla çeliştiği vurgulandı.
“Tıbbi Kararlar Siyasi Baskılarla Değil, Bilimle Şekillenir”
TTB Kadın Hekimlik Kolu, tıbbi kararların siyasetin değil bilimin rehberliğinde verilmesi gerektiğini belirterek, “Ceza hukukunun cinsiyet kimliği alanına genişletilmesinden derhal vazgeçilmelidir” çağrısında bulundu.
Kadın hekimler, mesleki özerkliklerinin etik ve bilimsel ilkeler çerçevesinde korunmasını talep etti.
“Geri Adım Atıldı, Ama Mücadele Sürecek”
Basın açıklamasında, LGBTİ+ sağlığını tehdit eden ve cinsel farklılıkları suç haline getirmeyi amaçlayan maddelerin geri çekilmesinin önemli bir kazanım olduğu belirtildi.



