Bir yasadışı bahis sitesinde, 2026 yılı için geçerli olacak asgari ücret üzerine “alt/üst” şeklinde kupon seçenekleri açıldı. Çalışanların büyük kısmını direkt etkileyen bu kritik rakamın, illegal çevrelerde bahis konusu olması şaşkınlık yarattı. Yaklaşık 16 milyon çalışanı doğrudan ilgilendiren yeni asgari ücret görüşmeleri öncesi ortaya çıkan durum, ekonomide ücret belirleme sisteminin kamuoyu dışında nasıl algılandığını da çarpıcı şekilde gösterdi.
ASGARİ ÜCRETİN BELİRLENME SÜRECİNDE KRİTİK AŞAMA
Aralık ayı içerisinde Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplanacak ve 2026 yılı için geçerli olacak asgari ücreti karara bağlayacak. Komisyon; işçi, işveren ve devlet temsilcilerinden oluşuyor. Karar, yalnızca çalışanların maaşlarını değil; kıdem-tazminatı, SGK primleri, vergi dilimleri gibi birçok kalemi de doğrudan etkiliyor.
MASADA OLAN SENARYOLAR VE RAKAMLAR
2026 yılı için asgari ücrette farklı zam oranları konuşuluyor. İşte öne çıkan üç ana senaryo:
YÜZDE 16’LIK HEDEF ENFLASYON SENARYOSU
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 2026 için hedeflediği enflasyon oranı olan yaklaşık %16 baz alınırsa:
-
Net asgari ücret yaklaşık 25.640 TL olacak.
-
Brüt olarak da yaklaşık 30.165 TL civarı ifade ediliyor.
YÜZDE 31-33 GERÇEKLEŞEN ENFLASYON SENARYOSU
Yıl sonunda enflasyon oranının yüzde 31-33 bandında gerçekleşmesi halinde senaryolar şöyle:
-
Yüzde 31 artışla: Net ~ 28.956 TL, Brüt ~ 34.066 TL.
-
Yüzde 32 artışla: Net ~ 29.177 TL, Brüt ~ 34.326 TL.
-
Yüzde 33 artışla: Net ~ 29.398 TL, Brüt ~ 34.586 TL.
YÜZDE 20-25 ARALIĞINDA “REFAH PAYLI” SENARYO
Geçmişte ücret belirlemede enflasyonun yanı sıra çalışanlara “refah payı” verilmesi eğilimi gözlemlenmiş durumda. Bu durumda olası artış oranları:
-
Yüzde 20 artış: Net ~ 26.584 TL, Brüt ~ 31.206 TL.
-
Yüzde 25 artış: Net ~ 27.630 TL, Brüt ~ 32.506 TL.
ETKİLER VE BEKLENEN GELİŞMELER
Komisyonun kararını Aralık ayı içerisinde açıklaması ve yeni ücretin 1 Ocak 2026’den itibaren yürürlüğe girmesi bekleniyor. Nihai ücretin yalnızca maaşları değil; işverenin toplam maliyeti, vergi dilimleri, sosyal güvenlik primleri gibi pek çok kalemi de değiştireceği belirtiliyor. İşçi tarafı, gerçekleşen enflasyonun dikkate alınmasını talep ederken; ekonomi yönetimi ise sıkı para politikaları ve işveren üzerindeki baskıyı göz önünde bulundurarak daha ölçülü bir artış tercih edebilir.






