Görevlerinden çekildiklerini duyurmak üzere parti binası önünde bir basın açıklaması yapan Sekme, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in kadınlara verdiği desteği takdirle karşıladıklarını ancak bazı parti yöneticilerinin kendi söylemlerine ters düşecek biçimde davranarak baskı uyguladığını ileri sürdü.
"TEHDİDİ EN ÜST PERDEDEN SALLIYORLAR"
Sekme, açıklamasında şunları dile getirdi:
“Ne yazık ki günümüzde Genel Başkanımızın sözlerine kulak tıkayan, duymazdan gelen, bildiğini okuyan, yargı üzerinden yaptırım uygulamaya çalışan, bir kadınla konuşma nezaketini, inceliğini içselleştirememiş yöneticilerimiz var. Bin bir emeğin karşılığı ürünü olan çalışma dosyalarımız, raporlarımız, ‘kayıp’ dediğimizde; ‘lüzumsuzları çöpe attık’ bilmişliğiyle karşımıza çıkıveren yöneticilerimiz var. Çalışma dosyalarımızın akıbetine uğramasın diyerek son toplantının ardından yanımıza aldığımız karar defterimizi ‘şu saate kadar getirmezseniz, tutanak tanzim ettik. Savcılığa suç duyurusunda bulunacağız’ tehdidini en üst perdeden sallayan yöneticilerimiz var.”
Sekme ayrıca, mahalle delege seçimleri sırasında ittifakla kazanılmış alanlarda uyum göstermeyenleri sindirmeye çalışan yöneticilerin baskı kurduğunu, örgüt dayanışmasına ihtiyaç duyulan bu süreçte bu tarz davranışların örgüte zarar verdiğini savundu:
“Bizler partimizin neferi olmakla gurur duyarız. CHP Zonguldak Merkez İlçe Kadın Kolları Yönetim Kurulu olarak başımız dik ve onurlu bir şekilde istifa ediyoruz.”
"EMEKLERİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM"
İstifa kararının ardından yönetici ve üyeler, dilekçelerini CHP İl Kadın Kolları Başkanı Nazan Pulat’a teslim etti. Kadınlar, seçim başarılarının arkası kesilmeden bu tür baskı ve uygulanışlara maruz kalmayı hak etmediklerini belirtti. Pulat ise istifaların kabul edildiğini belirterek şöyle konuştu:
“İstifalarınızı kabul ediyorum, kıymetli arkadaşım. Emekleriniz için teşekkür ederim.”
Aynı zamanda, ilçe kadın kolları için yeni atama yapılacağını açıkladı. İl Kadın Kolları Başkanı Pulat, açıklamasında iddiaları yakından takip ettiklerini, diyalog kanallarını açık tuttuklarını ve istifaların zamanlamasını yaklaşan örgütsel süreçlerle ilişkilendirerek “manidar” olarak değerlendirdi.