ANFİDAP tarafından yapılan açıklamada, ateşkesin “mazlumlara bir nebze nefes aldırdığı” kabul edilirken, platform ateşkesin zulmü ve soykırımı sonlandırmadığını savundu. Açıklamada, “Ateşkese rağmen İsrail tarafından onlarcası çocuk olmak üzere yüzlerce masumun daha katledildiği”, yardım girişlerinin engellenmeye devam ettiği ve Batı Şeria’da yerleşimci saldırıları, gasp, baskı ve tutuklamaların sürdüğü iddia edildi.
ANFİDAP’IN TALEPLERİ VE ÇAĞRISI
Platform, boykot duyarlılığının sürmesi gerektiğini vurgulayarak, artık ekonomik ilişkilerin ve kamu alımlarının da bu hassasiyetle değerlendirilmesini istedi.
ANFİDAP’ın çağrısında; İsrail menşeli ürün, hizmet ve markaların kullanılmaması, vergi gelirleriyle alınan hiçbir ürünün mazlumların haklarına zarar vermemesi. yerli üretimin, milli teknolojinin ve adalet temelli tedarik politikalarının esas alınmasını vurguladı.
Açıklamada ayrıca, “Soykırım ekonomisini besleyen markaların kirli ilişkilerini sürdürmesine izin verilmeyeceği” vurgulanarak, dualardan, yardımlardan, projelerden ve boykotlardan oluşan çok yönlü bir destek çağrısı yapıldı. Platform, “Zalimler hesap verene, Kudüs özgür olana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz” denildi.
ANFİDAP, çağrısının gerekçesini, insani yardım akışlarının engellenmesi ve sivillerin hedef alınması iddialarına dayandırıyor. Platform, kamuoyunu ve yetkilileri “zulme sessiz kalmanın suça ortak olmak” olacağı uyarısıyla hareket etmeye çağırdı.
Açıklamada, sivil toplumun yanı sıra kamu kurumlarının da tedarik politikalarını gözden geçirerek insani ve etik kriterler çerçevesinde hareket etmesi istendi.
ANFİDAP, çağrısının takipçisi olacaklarını belirterek, gelişmeler doğrultusunda yeni açıklamalar yapacaklarını duyurdu.
