Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında başlayan trafik ve yol tartışması, yapay zekaya sıçradı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın belediyelere yönelik eleştirilerine yanıt veren Yavaş, “Yapay zekâya sorun, gerçeği göreceksiniz” diyerek yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi.
"YOL YAPMAK TRAFİĞİ ÇÖZMEZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçtiğimiz günlerde yaptığı konuşmada “Metropoller 6-7 yıldır fetret devri yaşıyor” diyerek yerel yönetimleri hedef aldı. “Ne kadar çok yol yaparsak o kadar sıkışır” anlayışını eleştiren Erdoğan, bu yaklaşımın şehirlerin trafik altyapısını çökerttiğini savundu.
Yavaş ise Ankara Şehircilik Zirvesi'nde yaptığı açıklamada, kentin ulaşım politikalarının bilimsel verilere dayandığını vurguladı. Ardından sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda ise şehir merkezine daha fazla yol yapmanın trafiği çözmek yerine artırdığına ilişkin uluslararası verileri paylaştı. Açıklamasında yapay zekânın verdiği yanıtı örnek gösteren Yavaş, "Veriye dayalı yönetim" anlayışını savundu.

YAVAŞ'IN YANITI ÇOK KONUŞULDU
Yavaş’ın yapay zekâ göndermesi kısa sürede Ankara'da gündem oldu. Kimi kullanıcılar Yavaş’ın bilime dayalı yaklaşımını desteklerken, kimileri de “Bir şehirde yaşamamış bir sistemin trafik sorununu anlayamayacağı” yönünde eleştiriler sundu.
Siyasetçiler arasında da görüş ayrılığı var. Bazı milletvekilleri yapay zekânın tarafsız bir araç olduğunu savunurken, bazıları şehir planlamasında insani deneyimin ve sosyoekonomik faktörlerin göz önünde bulundurulması gerektiğini savundu. Peki; trafiğin çözümü için sunulacak fikirler arasında veri mi, deneyim mi ön planda olacak?
YAPAY ZEKA ŞEHİR PLANLAMASINDA NE KADAR GÜVENİLİR?
Yapay zekâ günümüzde hayatın her alanında olduğu gibi şehir planlamasında da giderek artan bir rol üstleniyor. Trafik akışını düzenleyen algoritmalardan enerji verimliliğini artıran sistemlere kadar birçok alanda kullanılıyor.Bilim insanlarının bir çoğu ise “Yapay zekâ her şeyi çözemez” uyarısında bulunuyor.

Ankara’daki tartışma da bu noktada dikkatleri üzerine çekti. Yapay zeka konusu zaten tartışmalı bir konumda yer alıyor. Çünkü yapay zekâ veriler üzerinden analiz yapsa da bir kentin sosyolojik, kültürel ve ekonomik dokusunu tam anlamıyla kavrayamayabiliyor. Bunun nedeni ise biyolojik olarak dünyada var olan etten kemikten bir insan olmaması. Dolayısıyla şehir planlamasında insan gözetimi ve yerel deneyimin yerini tamamen alması mümkün değil.
YAPAY ZEKA DESTEKLİ AKILLI ŞEHİRLER DE DİKKAT ÇEKİYOR
Tartışmalar sürse de teknolojinin olanaklarından yararlanmamak da büyük önem taşıyor. Çünkü hem zaman kaybetmemek, hem çağa ayak uydurmak açısından yapay zekanın nimetlerinden faydalanmak gerekiyor. Dolayısıyla dünya genelinde birçok şehir, yapay zekâ destekli planlama sistemlerine yöneliyor. Çin'in Hangzhou kentinde kullanılan "City Brain" (Şehir Beyni) uygulaması, trafik yoğunluğunu azaltmak için gerçek zamanlı veri analizi yapıyor. İtalya'nın Venedik kentinde ise "MindIcity" projesi, turist akışını ve deniz seviyesi değişikliklerini izleyerek şehir yönetimine destek oluyor.
Söz konusu örnekler, yapay zekânın şehir planlamasında doğru uygulandığında büyük faydalar sağlayabileceğini ortaya koyuyor. Ancak Ankara örneğinde olduğu gibi bu teknolojilerin nasıl kullanılacağı ve hangi sınırlarla uygulanacağı hâlâ tartışma konusu.




