Son gelişmelere göre, ünlü sanatçı abisine iki villa devretmek suretiyle barışı tesis etti. Bu gelişme, anne Kadriye Deniz’in devreye girerek “Gerekirse Cumhurbaşkanı'na giderim, barışın yoksa villaları yakarım” sözleriyle dikkat çekmişti.
İKİ VİLLA ECRAN DENİZ’E DEVREDİLDİ
Magazin basınında yer alan haberlerde, Kadriye Deniz’in arabuluculuğuyla gerçekleştirilen toplantıda, gece saatlerinde bir protokol imzalandığı ve bu kapsamda Özcan Deniz’in İstanbul’daki iki villasının Ercan Deniz’in üzerine geçirildiği söylendi. Aydın’a dönen anne, “Dün gece saat 24.00’te protokol imzalandı. İki villa Ercan’ın üzerine geçti. Ben de Aydın’a döndüm. Tedavilerim var ama geri geleceğim” ifadelerini kullandı.
AİLE KRİZİNİN ARKA PLANINDAKİ HUKUKİ SÜREÇLER
Bu uzlaşmaya giden süreç yıllar süren gerginliklerle doluydu. İkilinin birlikte satın aldığı Zekeriyaköy'deki mülkiyet konusu üzerinden uzun süredir sürtüşmeler yaşanıyordu. Daha önce taraflar arasında protokole dayalı tapu devri anlaşmaları yapılmış, ancak bu sürecin tamamlanmaması nedeniyle mahkemeye taşınmıştı. Özcan Deniz, mülkün kendisine ait olduğunu iddia ederken, davalı taraf protokolün bağlayıcı olmadığını ve mülkiyetin kendi şirketlerine ait olduğunu savundu.
KAMUOYUNDA TARTIŞMALARA DÖNÜŞEN AÇIKLAMALAR
Gerginliğin tırmandığı anda, Özcan Deniz sosyal medya üzerinden abisine yönelik sert ifadeler kullandı. “Hakkımız sana haram olsun!” ve “Şu an yapmaya çalıştığın kötülük eline ayağına dolaşsın” gibi açıklamalar gündeme damga vurmuştu.
Anne Kadriye Deniz’in ise gelin Samar Dadgar’a yönelik “Uğursuz Samar Özcan'a akıl veriyor” sözleri ve barışı teşvik eden çağrıları, aile içinde kamuoyuna yansıyan en etkileyici adımlardan biri olmuştu.
YENİ BİR BAŞLANGIÇ
Barış protokolünün ardından ailede önemli bir yumuşama gözlendi. Uzun süredir magazin gündeminde yer alan kriz, bu hamleyle nesnel olarak sona erdi. Anne Kadriye Deniz’in Aydın’a dönmesi, bu uyumun ilk adımı olarak değerlendirildi
