Atatürk’ün Ankara’ya Gelişinin 106. Yılı Ankara’da Kutlandı
Ankara Kulübü Derneği, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Ankara’ya gelişinin 106. yıl dönümü dolayısıyla düzenlediği kutlama etkinliklerine başladı. Programın ilk ayağı, 26 Aralık akşamı Ankara Resim Heykel Müzesi’nde gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında geleneksel sinsin ateşi yakıldı.
“Bu Ateş Bir Davet ve Birlik Çağrısıdır”
Etkinliğin açılışında konuşan Ankara Kulübü Derneği Genel Başkanı Dr. Metin Özaslan, 26 Aralık’ın Ankara ve Türk tarihi açısından taşıdığı öneme dikkat çekti. Özaslan, yüz altı yıl önce Seymenlerin aynı saatlerde aynı bölgede bir araya geldiğini hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:
Yüz altı yıl önce Seymenler bu topraklarda silahlandı, namazgâhta sinsin ateşini yaktı, dualar edildi, kurbanlar kesildi. Yakılan bu ateş, bir davet ve birlik çağrısıydı. Ateşin ardından 27 Aralık sabahı binlerce Seymen, Atatürk’ü karşılamak üzere Ankara’ya girdi.
Sinsin Ateşi İlk Kez Asıl Mekânında Yakıldı
Özaslan, sinsin ateşinin bu yıl ilk kez Namazgâhtepe’de, yani tarihsel olarak yakıldığı asıl mekânda gerçekleştirildiğini vurguladı. Ankara Resim Heykel Müzesi yönetimine de teşekkür eden Özaslan, bu geleneğin her yıl 26 Aralık akşamı aynı yerde sürdürülmesini temenni ettiklerini söyledi. Sinsin ateşinin “Kızılca Gün” olarak adlandırılan sürecin simgelerinden biri olduğunu belirten Özaslan, bu günlerin yeni bir liderin ve yeni bir devletin habercisi olduğunu ifade etti. Bu sürecin üç temel aşamadan oluştuğunu kaydeden Özaslan, ilk aşamanın sinsin ateşinin yakılması, ikinci aşamanın sancak ve tuğ dikimi, üçüncü aşamanın ise Atatürk’ü karşılamak üzere Seymen Alayı’nın kurulması olduğunu dile getirdi.
Atatürk Seymen Alayıyla Karşılandı
Özaslan, Seymen Alayı’nın Hacı Bayram’dan başlayarak Ankara Vilayet binası ve tarihi protokol yolu üzerinden Köklük Pınarı’na kadar uzandığını belirterek, Atatürk’ün bu hatta dizilen Seymenler tarafından karşılandığını aktardı. Bu sürecin, Ankara’nın Millî Mücadele’nin merkezi ve ilerleyen yıllarda Cumhuriyet’in başkenti olmasının temelini oluşturduğunu söyledi.
Binlerce Yıllık Bir Ritüel
Sinsin oyununun kökenlerine de değinen Özaslan, bu geleneğin Orta Asya’dan Anadolu’ya taşındığını, İslamiyet’le birlikte bir yiğitlik ve hamaset gösterisine dönüştüğünü ifade etti. Oyunun belirli kurallar çerçevesinde icra edildiğini anlatan Özaslan, meydanın geniş tutulduğunu, oyuncuların ateşe dönük şekilde saat yönünde hareket ettiğini ve etik kurallara titizlikle uyulduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından sinsin ateşi yakıldı. Etkinlik, geleneksel ritüelin icrasının ardından sona erdi.







