Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığı gerçeğini hatırlatan Deprem Uzmanı Yoshinori Moriwaki, Marmara Bölgesi’nin geçmişten bugüne büyük sarsıntılara sahne olduğunu vurguladı. Moriwaki, “Yalova-Çınarcık hattı 1999’da kırıldı, Çanakkale-Gelibolu tarafı ise 1912’de büyük bir deprem yaşadı. Ancak arada kalan Tekirdağ-Yalova hattının bazı kısımlarında hâlâ enerji birikimi var” ifadelerini kullandı. Silivri’de 2019 yılında yaşanan 6.1 büyüklüğündeki depremi hatırlatan Moriwaki, “O bölgede artçı depremlerle birlikte kısmen rahatlama oldu. Ancak Küçükçekmece’den Yalova’ya kadar uzanan 70 kilometrelik alan henüz tam anlamıyla kırılmadı” sözleriyle uyardı.
“BANDIRMA’DA 400 YILDIR BÜYÜK DEPREM YOK”
Moriwaki, özellikle Balıkesir-Bandırma hattına dikkat çekerek, “Bu bölgede yaklaşık 350-400 yıldır büyük bir deprem olmadı. Bu kadar uzun süren sessizlik, fay hattında enerji biriktiği anlamına gelir. Bu nedenle Bandırma ve çevresinin dikkatli olması gerekiyor” dedi. Uzman, Gemlik, Bursa, Çanakkale, Ayvalık ve Balıkesir çevresinde de aktif fay hatlarının bulunduğunu, bu bölgelerde zaman zaman küçük sarsıntıların görüldüğünü söyledi.
ANKARA VE İÇ ANADOLU’DA DURUM NASIL?
İç Anadolu’daki fay hatlarına da değinen Moriwaki, “Kırıkkale’nin güneyinde kısa bir fay hattı var ve bu hat Tuz Gölü yönüne uzanıyor. Ancak bu fayın büyük bir deprem üretme potansiyeli düşük. Ankara’nın zemini daha çok kaya yapıda olduğu için risk daha az. Buna karşın Kütahya, Niğde ve Konya çevresinde küçük sarsıntılar zaman zaman hissedilebilir” diye konuştu.
“HAZIRLIKLI OLMAK ŞART”
Moriwaki, depremlerin önceden tahmin edilemeyeceğini ancak hazırlıklı olunabileceğini ifade etti:
“Her birey acil durum çantası hazırlamalı. İçinde su, düdük, çikolata, tuz gibi temel ihtiyaçlar bulunmalı. Evdeki eşyalar sabitlenmeli, aile bireyleri deprem anında nerede toplanacaklarını önceden belirlemelidir. Japonya 2011’de bu konuda eksik kaldı ve ailemle görüşemedim. Türkiye’de de bu bilinç mutlaka yerleşmeli.”
“JAPONYA BU İŞİ BİZDEN ÖNCE ÇÖZDÜ”
Program kapsamında konuşan Prof. Dr. Orhan Doğan, Moriwaki’nin açıklamalarının önemine dikkat çekerek, “Japonya bu konuda bizden çok önce bilinç kazandı. Orada 10 büyüklüğüne yaklaşan depremler bile büyük yıkım yaratmadan atlatılıyor. Bizde 8 büyüklüğündeki bir deprem bile ciddi hasara yol açabiliyor. Bu farkın nedeni yapı güvenliği ve hazırlık bilincidir” dedi. Etkinlik sonunda Prof. Dr. Murat Lüy ve Prof. Dr. Osman Yıldız, Moriwaki’ye teşekkür belgesi ve hediye takdim etti.
