İsrail basınından Yedioth Ahronot gazetesinin haberine göre, Kızıl Davut Yıldızı acil yardım servisine sabah 06.50’de gelen ihbar üzerine sağlık ekipleri Yerushalmi’nin evine yönlendirildi. Sağlık görevlilerinin olay yerine ulaştığında Yerushalmi’nin bilincinin açık, ancak halsiz olduğu belirtildi. İlk incelemelerde, eski başsavcının aşırı dozda ilaç aldığı tespit edildi.
Yetkililer, Yerushalmi’nin hayati tehlikesinin bulunmadığını, tedavisinin hastanede devam ettiğini açıkladı. Olayın “intihar girişimi” şüphesiyle soruşturulduğu öğrenildi.
EV HAPSİNDEYKEN YAŞANDI
Yifat Tomer-Yerushalmi, geçtiğimiz hafta Sde Teiman askeri hapishanesinde Filistinli bir esire tecavüz eden askerlerin görüntülerini basına sızdırdığı iddiasıyla gözaltına alınmış ve ardından 10 gün süreyle ev hapsine alınmıştı.
Skandal, İsrail ordusunda ve kamuoyunda büyük yankı uyandırırken, hükümet cephesinde özellikle aşırı sağcı gruplardan Yerushalmi’ye yönelik sert tepkiler gelmişti.
CEP TELEFONUNU DENİZE ATTIĞI İDDİASI
Yerushalmi’nin gözaltına alındığı 2 Kasım günü, cep telefonunu delilleri yok etmek amacıyla denize attığından şüphelenilmişti. İsrail polisi, bu iddialar üzerine Tel Aviv yakınlarındaki sahilde dalgıçlarla arama çalışması gerçekleştirmiş, ancak telefona ulaşılamamıştı.
SİYASİ BASKILAR İSTİFAYLA SONUÇLANMIŞTI
Eski başsavcı, görüntülerin ortaya çıkmasının ardından aşırı sağcı bakanların ve bazı ordu yetkililerinin baskısı sonucu geçtiğimiz hafta görevinden istifa etmişti. Yerushalmi’nin görevden ayrılmasının ardından, insan hakları savunucuları onun “gerçeği ortaya çıkardığı için cezalandırıldığını” savunmuştu.
SDE TEİMAN HAPİSHANESİ SKANDALI DERİNLEŞİYOR
İsrail’in güneyinde bulunan Sde Teiman askeri hapishanesi, son dönemde Filistinli tutuklulara yönelik insanlık dışı muamele iddialarıyla gündeme gelmişti. Ortaya çıkan görüntülerde, İsrailli askerlerin Filistinli bir esire tecavüz ettiği anların kaydedildiği iddia edilmiş, bu durum uluslararası kamuoyunda da büyük tepki çekmişti.
KAMUOYUNDA ŞÜPHELER ARTIYOR
Yerushalmi’nin “intihar girişimi” olarak değerlendirilen bu olay, İsrail kamuoyunda çok sayıda soruyu da beraberinde getirdi.
Bazı çevreler, olayın “intihar süsü verilmiş bir susturma girişimi” olabileceğini iddia ederken; hükümet kaynakları bu iddiaları kesin bir dille yalanladı.
İsrail polisi, olayın tüm yönleriyle araştırıldığını, Yerushalmi’nin evinde bulunan ilaçların ve dijital materyallerin incelemeye alındığını açıkladı.
