Sosyal Güvenlik Uzmanı Özgür Erdursun, çalışanların mağduriyet yaşamaması için dikkat edilmesi gereken noktaları açıkladı.
Erdursun, işçinin işyerinde fiilen çalışmaya başladığı tarih ile Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirilen işe giriş tarihi arasındaki farklılıkların büyük hak kayıplarına yol açabileceğini belirtti.
Özellikle kıdem tazminatı hesabının, işçinin fiilen işe başladığı tarihe göre yapıldığını vurgulayan Erdursun, “SGK’ya geç bildirim yapılması kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırmaz” dedi. Yargıtay’ın da bu yönde kararlar verdiğini hatırlattı.
Özellikle kıdem tazminatı hesabının, işçinin fiilen işe başladığı tarihe göre yapıldığını vurgulayan Erdursun, “SGK’ya geç bildirim yapılması kıdem tazminatı hakkını ortadan kaldırmaz” dedi. Yargıtay’ın da bu yönde kararlar verdiğini hatırlattı.
Ayrıca, sigortasız çalıştırmanın ileride işverene yüksek kıdem tazminatı ve idari para cezası yükü getirebileceğinin altını çizdi.
Çalışanların mağduriyet yaşamamaları için haklarını bilmesi gerektiğini ifade eden Erdursun, “İşçi, kıdem tazminatını fiili başlangıç tarihinden talep edebilir. Ayrıca sigortasız çalıştığı dönemlerin SGK hizmet cetveline eklenmesini isteyebilir” dedi.
Çalışanların mağduriyet yaşamamaları için haklarını bilmesi gerektiğini ifade eden Erdursun, “İşçi, kıdem tazminatını fiili başlangıç tarihinden talep edebilir. Ayrıca sigortasız çalıştığı dönemlerin SGK hizmet cetveline eklenmesini isteyebilir” dedi.
Erdursun, “Hizmet tespit davası, işin sona erdiği tarihten itibaren 5 yıl içinde açılabilir. SGK ise prim ve ceza isteme hakkını 10 yıl geriye dönük uygulayabiliyor” ifadelerini kullandı.
Erdursun açıklamasında, sigortasız çalıştırmanın sadece prim ödemekten kaçınmak olmadığını, işveren için ileride ciddi maliyetler doğurduğunu, çalışan için ise hak kayıpları anlamına geldiğini vurguladı.
Çalışanların ise fiilen işe başladıkları tarihi ispatladıklarında hem kıdem haklarını hem de emeklilik prim günlerini güvence altına alabileceklerini söyledi.
