Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, geleneksel ve tamamlayıcı tıbbın (GETAT) modern tıpla bütünleşmiş bir sağlık modelinin önemli parçası olduğunu vurguladı. Tıp fakültelerinde geleneksel ve tamamlayıcı tıbbın müfredata dahil edilmesi için gerekli adımların atıldığını belirten Bakan Memişoğlu, Türkiye’nin bu alanda uluslararası ölçekte merkez haline geleceğini söyledi.
SAĞLIKLI TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONU
Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenen 3. Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Kongresi’nde konuşan Memişoğlu, sağlığın yalnızca hastalıkların tedavisinden ibaret olmadığını ifade etti. Anadolu’nun binlerce yıllık tıp mirasına dikkat çeken Bakan, “Anadolu şifa sanatının ve merhametin merkezi olmuştur. Sağlıklı Türkiye Yüzyılı vizyonumuz bu köklü mirasın modern bilimin ışığında yeniden hayat bulmasıdır” dedi.
84 GETAT MERKEZİ VE 26 BİNİN ÜZERİNDE SERTİFİKALI PERSONEL
GETAT uygulamalarına güçlü bir yasal çerçeve kazandırdıklarını vurgulayan Bakan Memişoğlu, Türkiye’de 84 GETAT merkezi ve 2 bin 160 uygulama ünitesi bulunduğunu açıkladı. 26 bini aşkın sertifikalı sağlık çalışanının akupunktur, fitoterapi, kupa terapisi, hipnoz, apiterapi, refleksoloji, osteopati ve müzikterapi gibi yöntemleri vatandaşlara sunduğunu söyledi. Aile hekimlerine verilen sertifikalarla bu uygulamaların en yakın sağlık noktalarından halka ulaştırıldığını belirtti.
TÜRKİYE, DSÖ İŞBİRLİK MERKEZİ OLMA YOLUNDA
Türkiye’nin bu alanda sadece ulusal ölçekte değil, küresel düzeyde de söz sahibi olacağını ifade eden Memişoğlu, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ile yürütülen görüşmelerin ardından GETAT alanında Türkiye’de bir DSÖ İşbirliği Merkezi açılması için resmi sürecin başladığını açıkladı. Bu adımın Türkiye’yi bölgesel merkez haline getireceğini dile getirdi.
GAZZE VURGUSU: “ÇOCUKLAR ÖLMESİN, SAĞLIK HAKKI ENGELLENMESİN”
Konuşmasının sonunda Gazze’de yaşanan insani trajediye de değinen Sağlık Bakanı, küçük bir kağıttan gemiyi göstererek, “Bu gemi, Gazze’de bir çocuğun yaşama hakkını, bir annenin duasını, insanlığın vicdanını temsil ediyor. Çocuklar ölmesin, sağlık hakkı engellenmesin, insanlık onuruyla yaşasın” ifadelerini kullandı. Uluslararası topluma Gazze’de yaşananların sona erdirilmesi için sorumluluk üstlenme çağrısını yineledi.
