Bahis soruşturması kapsamında tutuklanan Fenerbahçeli futbolcu Mert Hakan Yandaş’ın avukatları, kamuoyunda yürütülen “linç kampanyasının” Anayasa ile güvence altına alınan masumiyet karinesini açıkça ihlal ettiğini belirterek ilk açıklamayı yaptı.
Öcel'in açıklaması şöyle:
"Müvekkilimiz Mert Hakan Yandaş hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma süreci devam etmekte olup, hukuki prosedürler tarafımızca titizlikle takip edilmektedir. Henüz yargılama yapılmamış, suçluluğu ispatlanmamış bir kişi hakkında yürütülen linç kampanyası, Anayasa ile güvence altına alınan masumiyet karinesinin açıkça ihlalidir. Bu hususlara ilişkin açıklama yapılması zorunluluğu doğmuştur. Soruşturma dosyasında kısıtlılık (gizlilik) kararı bulunmasına rağmen dosya içeriklerinin basına sızdırılmış olması kabul edilemezdir. Bu sızıntılar, adaleti sağlamak amacıyla değil; müvekkilimizi peşinen suçlu ilan etmek ve algı oluşturmak için yapılmaktadır. Bununla da yetinilmeyerek, müvekkilimizin özel hayatına ilişkin yazışmalarının bağlamından koparılarak servis edilmesi, Özel Hayatın Gizliliğini İhlal ve Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme maddelerinin açık ihlalidir. Masumiyet karinesini yok sayan bu tutum, hukuki sınırları aşmış ve bir itibar suikastına dönüşmüştür. Öyle ki, müvekkilimizin spor faaliyeti kapsamında elde ettiği gelirleri dahi yüz milyonlarca lira ile ifade edilerek bahisle ilişkilendirilerek gerçekle bağdaşmaz şekilde kamuoyuna yansıtılmıştır. Burada asıl manidar olan ve kamuoyunun dikkatinden kaçırılmak istenen husus şudur: Müvekkilimizin en mahrem yazışmalarını magazin malzemesi yapıp servis edenler, ifadesindeki en kritik ve karakterini ortaya koyan beyanı görmezden gelmiştir. Müvekkilimiz ifadesinde, “Fenerbahçe rakip kim olursa olsun hep kazanır, aksi düşünülemez. Bu, üzerine iddiaya girilecek bir konu dahi değildir.” diyerek armasına olan sadakatini ve inancını net bir şekilde kayda geçirmiştir. Ne hikmetse, müvekkilimizin Fenerbahçe’ye olan bu sarsılmaz bağlılığını gösteren kısımlar bilinçli olarak makaslanmış ve kamuoyundan saklanmıştır. Sadece aleyhe algı yaratacak kısımların cımbızlanıp lehe olan bu net duruşun afişe edilmemesi, yürütülen operasyonun niyetini açıkça ortaya koymaktadır. Gerek soruşturmanın gizliliğini ihlal eden gerekse müvekkilimizin kişilik haklarına saldıran tüm kişi ve kurumlar hakkında müvekkilimizin tüm hukuki haklarının kullanılacağını bildiririz. Yürütülecek soruşturma neticesinde maddi gerçeğin ortaya çıkacağına olan inancımız tamdır."
NE OLMUŞTU?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “futbolda bahis” soruşturması, Türk futbolunu sarsan geniş kapsamlı bir dosyaya dönüştü. Soruşturma kapsamında aralarında aktif futbolcular, eski futbolcular, kulüp yöneticileri ve hakemlerin de bulunduğu 39 şüpheli hakkında gözaltı kararı verildi.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüphelilerden 20’si tutuklama talebiyle, 19’u ise adli kontrol uygulanması istemiyle sulh ceza hâkimliklerine sevk edildi. Yapılan değerlendirmeler sonucunda, aralarında Fenerbahçeli futbolcu Mert Hakan Yandaş ile Metehan Baltacı’nın da bulunduğu 20 kişi tutuklandı, 19 kişi hakkında ise adli kontrol tedbirleri uygulandı.
Soruşturma dosyasında, bazı futbolcuların oynadıkları ya da doğrudan bağlantılı oldukları maçlara bahis oynadıkları, bazı şüphelilerin ise bu bahis işlemlerine aracılık ettiği iddia edildi. Savcılık, bu eylemlerin 6222 sayılı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında “şike” suçunu oluşturduğunu değerlendirdi.
Savcılığın sevk yazılarında yer alan bilgilere göre, tutuklanan Mert Hakan Yandaş’ın, şüpheli Ersen Dikmen’e Aralık 2021 ile Ekim 2025 tarihleri arasında toplam 4 milyon 453 bin 62 lira para transferi yaptığı tespit edildi. Bu paraların, Dikmen tarafından kısa süre içerisinde yasal bahis sitelerine aktarıldığı kaydedildi. Aynı dönemde Ersen Dikmen’in de Yandaş’a 2 milyon 60 bin 974 lira gönderdiği belirlendi.
Dosyada yer alan MASAK raporları, banka kayıtları ve dijital materyal incelemelerine göre, bu para transferlerinin yapıldığı süreçte Fenerbahçe Spor Kulübü’nün futbol maçları da dahil olmak üzere çok sayıda bahis kuponu oluşturulduğu belirtildi. Savcılık, Yandaş’ın dijital materyallerinde oyuncusu olduğu Fenerbahçe takımına dair bahis kuponu görsellerinin tespit edildiğini, bu durumun müsabaka sonuçlarını etkilemeye yönelik eylemler kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Şüpheli Ersen Dikmen’in dijital materyallerinde ise Yandaş ile yapılan para transferlerine ilişkin mesajlaşmalar, WhatsApp gruplarında bahis oynanmasına dair yazışmalar ve çok sayıda kupon görseli bulunduğu ifade edildi. Savcılık, Dikmen’in Yandaş’ın oynadığı takımdan bağımsız şekilde bireysel bahis yapmasına aracılık ettiğini ve bu yolla müsabakaların sonucunu etkilemeye yönelik faaliyette bulunduğunu ileri sürdü.
Dosyada yalnızca Mert Hakan Yandaş yer almadı. Boluspor’da forma giyen Ensar Bilir’in, “Nesine” adlı yasal bahis sitesinde üyeliği bulunduğu, 2022 ve 2024 yıllarında Boluspor’un oynadığı bazı maçlara “rakip takım kazanır”, “2,5 alt” ve “2,5 üst” seçenekleriyle bahis oynadığı kaydedildi. Bilir’in web geçmişinde yasa dışı bahis sitelerine erişim tespit edildiği de dosyada yer aldı.
Benzer şekilde Vanspor’da oynayan Oktay Aydın’ın, sözleşmeli olduğu dönemde kendi takımının maçlarına bahis yaptığı, dijital materyallerinde yasa dışı bahis sitelerine ait içeriklerin bulunduğu belirtildi. Adana Demirspor’da forma giyen Yücel Gürol’un da kendi takımının maçlarına bahis oynadığına dair dijital deliller dosyaya girdi.
Tutuklanan şüpheliler arasında yer alan Fatih Karagümrük futbolcusu Kerem Yusuf Sirkeci’nin, Fenerbahçe–Fatih Karagümrük maçına ve Samsunspor–Fatih Karagümrük karşılaşmasına bahis oynadığı, Pendikspor futbolcusu Emircan Çiçek’in ise Pendikspor’un oynadığı maçlarda “rakip kazanır” seçeneğini işaretlediği belirlendi.
İstanbul 10. ve 3. Sulh Ceza Hakimlikleri, kolluk tutanakları, MASAK raporları, banka hareketleri ve dijital materyal incelemeleri doğrultusunda, şüphelilerin müsabaka sonuçlarını etkilemeye yönelik eylemlerde bulunduğuna dair kuvvetli suç şüphesinin varlığına dikkat çekerek tutuklama kararları verdi.
Soruşturma kapsamında bazı şüpheliler hakkında adli kontrol, bazıları hakkında ise yurt dışı çıkış yasağı uygulanırken, dosyanın çok yönlü olarak genişletilerek sürdüğü bildirildi. Savcılık, yeni deliller doğrultusunda soruşturmanın ilerleyen aşamalarında yeni gözaltı ve tutuklama kararlarının da gündeme gelebileceğini belirtti.
