Prof. Dr. Fahri Temizyürek, Türk dilinin resmi dil olarak kabul edilmesinin tarihi sürecini anlatarak şunları söyledi:

Malum olduğu üzere, 1277 yılında Karamanoğlu Mehmet Bey bir ferman yayınladı. Bu fermanla da Türkçe resmi dil olarak ilan edilmiş oldu. Malum olduğu üzere, ferman öncesinde Anadolu'da Arapça ve Farsçanın yoğun bir şekilde kullanıldığını belgelerden takip edebiliyoruz. Karamanoğlu Mehmet Bey, Arapça'nın ve Farsça'nın toplumdaki bu kadar yaygınlığına karşı bir duruş sergiledi ve 13 Mayıs 1277'de çarşıda, pazarda, dergâhta 'Türkçe konuşula' diye bir ferman ilan etti.

Trump Suudi Arabistan’da ikram edilen kahveyi içmedi: Sebebi ise şaşırttı! Trump Suudi Arabistan’da ikram edilen kahveyi içmedi: Sebebi ise şaşırttı!

“Bu ferman, Türkçenin ilk kez devlet dili ilan edilmesi bakımından da bir ilktir. Anadolu'da Türk dilinin yeniden değer bulması ve toplum hayatında yaygın bir şekilde kullanılması bu fermanla başlamıştır diyebiliriz. Hatırlarsanız, fermanda şöyle diyordu: 'Şimdiden geri hiç kimesne kapuda ve divanda ve mecalis ve seyranda Türk dilinden gayri dil söylemeyeler.' Tabii, anadil bilincinin oluşması ve toplumda Türkçeye gereken önemin verilmesi açısından bu ferman son derece önemlidir. Türkçeyi konuşmayı ve yazmayı teşvik etmek, bizim de bugün boynumuzun borcudur diye düşünüyorum.”

Ukda Fahri Temizyürek Cansel Yıldız (2)

“Tarkan’ın sözleriyle: ‘Başkası olma, kendin ol’”

748 yıl öncesine dayanan bu tarihi olay vesilesiyle Karamanoğlu Mehmet Bey başta olmak üzere Türkçeye o günden bugüne hizmet etmiş devlet adamlarına ve yazarlara şükranlarını sunduğunu belirten Temizyürek, gençlere de çağrıda bulundu:

“Öncelikle Tarkan'ın bir şarkı sözüyle buna cevap vermek istiyorum. Tarkan bir şarkısında şöyle diyor: ‘Başkası olma, kendin ol. Böyle çok daha güzelsin.’ Türkler Türkçe konuşmalı, Araplar Arapça konuşmalı. Fransızlar da Fransızca konuşmalıdır. Zaten Fransızlar Fransızca konuşuyor, Almanlar Almanca konuşuyor ama Türkler Türkçe konuşmuyor.”

Ukda Fahri Temizyürek Cansel Yıldız (3)“Dilini koruyamayan kültürünü de koruyamaz”

Gençlere ana dilimize sahip çıkmalıyız çağrısında bulunan Temizyürek, "Türkler başka dillere özeniyor. Bu, bana göre kendine olan güven duygusunun zayıflığının da somut bir göstergesidir. Onun için öncelikle ana dilimize sahip çıkmalıyız. Toplumda anadil bilincini oluşturmaya yönelik faaliyetlerde bulunmalı ve aydın olmanın ön şartının; kendi dilini dinlediğini anlayan, anladığını sözlü ve yazılı olarak ifade eden bireyler olmaktan geçtiğini idrak etmeliyiz. Bu çerçevede, bir toplumun aydını; öncelikle içinde yaşadığı toplumun dilini layıkıyla öğrenen ve kullanandır. Başka dillere özenmek ise en hafif ifadeyle bir özentidir. Güzel Türkçemizin inceliklerini, zenginliğini doğru bir şekilde öğrenmeli, kullanmalı ve toplumda bu yönde farkındalık oluşturmalıyız.” şeklinde konuştu.

Kaynak: Cansel Yıldız