Yalçınkaya, İstanbul genelinde müteahhitlerden toplanan rüşvet paralarının sahte faturalarla aklandığını ve bu paraların özel jetlerle yurt dışına çıkarıldığını öne sürdü. Paraların, Ekrem İmamoğlu'nun bildirdiği adreslere teslim edildiğini ifade etti.
RÜŞVET PARALARI “HEDİYE PAKETİ” KILIFIYLA TAŞINDI
Yalçınkaya, ikinci ifadesinde, İstanbul genelinden toplandığını söylediği yüklü miktardaki rüşvet paralarının hafriyat ve döküm işleri üzerinden faturalandırıldığını ve özel jetlere “hediye paketi” görünümünde yüklendiğini anlattı. Bu paraların, İBB Başkanı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’nun yurtdışında bildirdiği adreslere teslim edildiğini belirtti.
İfadesinde adı geçen Murat Gülibrahimoğlu, rüşvet trafiğinde kilit rol oynayan kişi olarak gösterildi. Gülibrahimoğlu’nun, İBB ile yakın temasta olan bazı isimlerle birlikte sık sık yurt dışına çıktığını ve jetle taşınan paraların büyük bölümünün Londra’ya götürüldüğünü söyledi.
“TOPLANAN PARALAR CHP’NİN SEÇİM FONU VE İMAMOĞLU İÇİN KULLANILIYORDU”
Yalçınkaya, paraların yarısının CHP’nin Cumhurbaşkanlığı Seçim Fonu’na aktarıldığını, diğer yarısının ise İmamoğlu’na ait olduğunu iddia etti. Ayrıca, rüşvet gelirlerinden yüzde 20 komisyon alan bir “A takımı” bulunduğunu öne sürdü.
PARALAR KRİPTO ŞİRKETLER VE DÖVİZ BÜROLARI ÜZERİNDEN AKLANDI
İş insanı Yalçınkaya, paraların sadece jetlerle değil, aynı zamanda kripto para şirketleri ve döviz büroları üzerinden de yurt dışına çıkarıldığını ifade etti. Gülibrahimoğlu’nun bu transferleri organize ettiğini ve detaylı planlamaların yapıldığını söyledi. Paraların soğuk cüzdanlarla ve döviz büroları aracılığıyla yurt dışındaki döviz merkezlerine gönderildiğini, bu yöntemle izlerin silinmeye çalışıldığını öne sürdü.
STÜDYO DAİRELER PARA KASASI OLARAK KULLANILDI
Yalçınkaya, İstanbul’daki bazı stüdyo dairelerin para saklama alanı olarak kullanıldığını ve bu dairelerin adreslerinin sık sık değiştirildiğini söyledi. Rüşvet karşılığı alınan bazı dairelerin, şoförler ve yakınlarının adına tapulandığını, bu “emanetçilerin” ise yöneticilerin tutuklanmasını fırsat bilerek mülkleri elden çıkarmaya başladığını iddia etti.
MİTİNGLER VE MEDYA DESTEĞİ DE FONDAN KARŞILANDI
İfadesinde çarpıcı bir başka detay daha veren Yalçınkaya, rüşvet paralarının bir kısmının partinin ve belediyelerin harcamalarına ayrıldığını belirtti. Yapılan mitinglerin sponsorluğunun, sosyal medya hesaplarının finansmanının ve bazı gazetecilerin ödemelerinin bu fondan yapıldığını aktardı. Yalçınkaya, bu durumun CHP İstanbul İl Başkanlığı’nın para sayma görüntüleriyle gündeme gelen finansman süreciyle de bağlantılı olduğunu öne sürdü.
“DELEGELERİ HOŞ TUTMAK İÇİN BÜYÜK PARALAR HARCANDI”
Parti içi seçim sürecine de değinen Yalçınkaya, CHP delegelerine verilen rüşvetlerin ifşa olmasıyla açılan butlan davası nedeniyle delegelere yeniden ihtiyaç duyulduğunu, bu nedenle de fonlardan yüklü harcamalar yapıldığını ifade etti. Yalçınkaya’nın aktardığına göre, alınan komisyonların önemli bir kısmı, sosyal medyada etkili isimlere ve köşe yazarlarına aktarılarak partinin imajının desteklenmesi için kullanıldı.
“RIZA AKPOLAT 4 MİLYAR DOLAR İSTEDİ”
Yalçınkaya, Murat Gülibrahimoğlu’nun Etiler’deki arsalarla ilgili projeler geliştirdiğini, bu kapsamda Rıza Akpolat ile görüştüğünü iddia etti. Gülibrahimoğlu’nun, Beşiktaş Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Akpolat’ın kendisinden 4 milyar dolar talep ettiğini söylediğini aktardı.
KREŞ VE OKULLAR “GÖRÜNÜŞTE” BELEDİYE PROJESİYDİ
Yalçınkaya'nın ifadelerinde dikkat çeken bir başka iddia ise belediye tarafından yapıldığı iddia edilen kreş ve okul projeleriyle ilgiliydi. Gerçekte bu projelerin hayırseverler tarafından yapıldığını, ancak belediyelerin bu işleri taşeron şirketlere ihale etmiş gibi gösterip kamu kaynaklarını bu şirketlere aktardığını, ardından da bu paraların tekrar fonlara yönlendirildiğini söyledi.
“100 MİLYONLUK HAYIR İŞİ, KOMİSYONA DÖNÜŞTÜ”
Bakırköy’deki bir arsa üzerinden dönen bu iddialarda ise Beyazlar İnşaat isimli bir firmadan önce 40-50 milyon liralık okul yapması istendiği, sonrasında bu rakamın 100 milyona çıkarıldığı belirtiliyor. Okul, hayır işi olarak tamamlanmış olmasına rağmen, bu iş İBB tarafından taşerona devredilmiş gibi gösterilerek, 100 milyon liranın taşeron firma üzerinden Keleş’e aktarıldığı iddia ediliyor.
“TÜM BİLDİKLERİMİ DEVLETE ANLATTIM”
İfadesinin sonunda ise Yalçınkaya, CHP’lilerin kendisine tavır almaya başladığını ve ailesi için endişe ettiğini belirtti. Serbest bırakılması halinde Murat Gülibrahimoğlu’nu da savcılığa yönlendirebileceğini söyledi ve devletle iş birliği yapma iradesini yineledi.