Putin, yaptırımların Rusya ekonomisini önemli ölçüde etkilemeyeceğini vurgularken, diyaloğun devamını istediğini ancak Rusya'nın baskı altında eğilmeyeceğini belirtti. Bu açıklama, planlanan Trump-Putin zirvesinin iptalinin ardından geldi ve uluslararası arenada yankı uyandırdı.
ABD'NİN YENİ YAPTIRIM KARARININ DETAYLARI
ABD Hazine Bakanlığı, 22 Ekim 2025 tarihinde Rusya'nın iki en büyük petrol şirketi Rosneft ve Lukoil'e yönelik kapsamlı yaptırımları duyurdu. Bu karar, ABD Başkanı Donald Trump'ın Beyaz Saray'da NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile yaptığı görüşme sırasında açıklandı. Yaptırımlar, Rusya'nın Ukrayna'daki savaşını finanse eden enerji sektörünü hedef alıyor. Hazine Bakanı Scott Bessent, açıklamasında "Şimdi öldürmeyi durdurma ve acil ateşkes zamanı" diyerek, Putin'in savaşı sona erdirmeyi reddetmesini gerekçe gösterdi. Rosneft devlet kontrolündeki bir şirketken, Lukoil özel mülkiyette olmasına rağmen, her ikisi de Rusya'nın petrol ihracatının büyük kısmını oluşturuyor. Bu hamle, Trump'ın önceki aylarda yaptırımlara karşı direnç göstermesine rağmen, Putin'in barış görüşmelerindeki tavrından kaynaklanan bir politika değişikliğini işaret ediyor. Yaptırımlar, petrol fiyatlarını da etkiledi; Brent ham petrolü varil başına 2 dolardan fazla yükseldi.
PLANLANAN TRUMP-PUTİN ZİRVESİNİN İPTALİ
Yaptırımlar, ABD'nin Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile planladığı Budapeşte zirvesini iptal etmesinin hemen ardından geldi. Zirve, iki lider arasında barış müzakerelerini ilerletmek amacıyla hazırlanmıştı ve ABD tarafının önerisiyle gündeme gelmişti. Trump, Rutte ile görüşmesinde zirvenin "iptal edildiğini" doğruladı. Ancak Putin, bu durumu "ertelemeye" benzeterek, zirvenin iyi hazırlanması gerektiğini ve Trump'ın bu konuda kendisine hak verdiğini ifade etti. Zirvenin iptali, Trump yönetiminin Rusya'ya karşı sertleşen tutumunun bir göstergesi olarak değerlendiriliyor. Putin, zirve önerisinin ABD'den geldiğini hatırlatarak, "Budapeşte'yi ABD önerdi" dedi. Bu gelişme, iki ülke arasındaki diplomatik kanalların daralmasına yol açtı.
PUTİN'İN AÇIKLAMASININ TAM METNİ
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 23 Ekim 2025 tarihinde Moskova'daki Rus Coğrafya Topluluğu etkinliğinde yaptığı konuşmada ABD'nin yaptırımlarına ilk kez değindi. Putin, "ABD'nin yeni yaptırımları Rusya'ya baskı yapmaya yönelik bir girişimdir. Budapeşte'yi ABD önerdi, Rusya diyaloğa devam etmek istiyor. Yaptırımlar dostane bir eylem değil" ifadelerini kullandı. Konuşmasında, yaptırımların ABD-Rusya ilişkilerini olumsuz etkilediğini vurgulayan Putin, "Yaptırımlar ABD ile ilişkilerimizi olumsuz etkiler, diyaloğun sürmesini istiyoruz" dedi. Ayrıca, "Rusya'nın yanıtı sert olur" diyerek, Moskova'nın misilleme hakkını saklı tuttuğunu belirtti. Putin, yaptırımların Rusya ekonomisini önemli ölçüde etkilemeyeceğini savunarak, "Hiçbir saygın ülke baskı altında bir şey yapmaz" ve "Yeni yaptırımlar Rusya'nın ekonomik refahını önemli ölçüde etkilemeyecek" sözlerini ekledi. Konuşma, devlet haber ajansı RIA Novosti tarafından canlı yayınlandı ve uluslararası medyada geniş yankı buldu.
RUSYA'NIN YANIT STRATEJİSİ VE EKONOMİK ETKİLER
Putin, Rusya'nın enerji sektörünün "güvenli" olduğunu ve yaptırımlardan kaynaklanacak kayıpların sınırlı kalacağını ifade etti. Ancak, yaptırımlar Rosneft ve Lukoil'in uluslararası finansal işlemlerini kısıtlayarak, Rusya'nın petrol ihracatını zorlaştırabilir. Moskova, daha önce AB'nin 19. yaptırım paketini "Brüksel'e zarar veren" bir adım olarak eleştirmişti. Rusya Dışişleri Bakanlığı, AB yaptırımlarının genişleme potansiyelinin tükendiğini belirtirken, ABD hamlesine karşı "sert yanıt" uyarısını yineledi. Putin'in açıklaması, Rusya'nın nükleer tatbikatlarını sürdürdüğü bir dönemde geldi; 22 Ekim'de gerçekleştirilen Yars kıtalararası balistik füze denemeleri, Batı'ya yönelik bir uyarı niteliği taşıyordu. Ekonomik olarak, yaptırımlar Çin'in Rusya petrolü alımlarını artırabileceği bir ortamda devreye girdi; Trump, önümüzdeki hafta Güney Kore'deki APEC zirvesinde Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ile bu konuyu ele alacağını duyurdu.
ULUSLARARASI TEPKİLER VE DİPLOMATİK GELİŞMELER
AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, yaptırımları destekleyerek Bessent ile önceden görüştüğünü açıkladı. Ukrayna tarafı, yaptırımları "zafer" olarak nitelendirirken, NATO'nun nükleer caydırıcılık tatbikatlarını sürdürdüğü belirtiliyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zakharova, Trump'ın Rutte ile konuşmasındaki ifadeleri eleştirdi. Putin'in diyaloğa açıklık vurgusu, müzakere kapısını aralık bıraksa da, "sert yanıt" tehdidi gerilimi artırdı. Bu açıklama, Trump yönetiminin Rusya politikasında salınımları yansıtıyor; aylarca barış baskısı yapan Trump, Putin'in "maksimalist talepleri" karşısında sertleşti. Uzmanlar, yaptırımların Rusya'yı Ukrayna'da geri adım atmaya zorlamasının zor olduğunu, zira Putin'in savaşta "sahadaki gerçeklikleri" esas aldığını belirtiyor.