Ankara Oto Sanatkârlar ve Esnaf Odası’nın düzenlediği 300 kişilik Çanakkale gezisi, bazı katılımcılar için tarihi bir yolculuk kadar duygusal bir deneyime dönüştü.
Oda Başkanı Mustafa Arslanoğlu, şehitlik ziyaretinde büyük dedesinin mezarını bulunca, herkesin yüreğine dokunan bir an yaşandı.

Bazı yolculuklar vardır; sadece gidilen mesafeyle değil, hissedilen anlamla ölçülür.
Ankara Oto Sanatkârlar ve Esnaf Odası’nın düzenlediği Çanakkale gezisi, bu tanımın en güzel örneklerinden biriydi.
Katılımcılar için bu gezi, tarihe saygı duruşu niteliğindeydi.
Ancak Oda Başkanı Mustafa Arslanoğlu için bu yolculuk, kalpten kalbe uzanan çok daha derin bir anlam taşıyordu.
Otobüs, Çanakkale Şehitliği’ne yaklaştıkça sessizlik hâkim oldu. Herkes, tarihin ağırlığını hissediyordu. Şehitlikteki her mermer taş, bir hikâyeyi, bir fedakârlığı, bir vatan sevdasını anlatıyordu. İşte o kutsal atmosferde, kaderin dokunuşu gibi bir olay yaşandı.
Başkan Mustafa Arslanoğlu, isimler arasında gezinirken bir anda durdu. Yıllardır aile büyüklerinden dinlediği o tanıdık ismi, bir mezar taşında gördü. Gözleri doldu, sesi titredi. Çünkü o taşın altında yatan kişi, onun büyük dedesiydi.

O an, çevresindeki herkesin içi burkuldu. Başkan ellerini uzattı, taşın üzerindeki isme dokundu. Sanki yıllar sonra dedesinin ellerine kavuşmuş gibiydi.
Rüzgâr şehitliğin üzerinden geçerken, sessizliğe bir dua sesi karıştı. “Dedem, ben geldim…” diye fısıldadı. O fısıltı, sanki tarihin derinliklerine karıştı.
Arslanoğlu’nun gözlerinden süzülen yaş, sadece bir torunun gözyaşı değildi. O yaşta, vatan için can vermiş tüm kahramanlara duyulan minnet vardı. O an, gezi bir anda anlam değiştirdi; artık bir tarih gezisi değil, bir gönül yolculuğu olmuştu.

Geziye katılan esnaflar, ustalar, sanatkârlar bu manzarayı sessizlik içinde izledi. Herkesin gözleri doldu. Çünkü o taş, hepimize geçmişimizi, köklerimizi, kim olduğumuzu hatırlattı.
Çanakkale, sadece bir savaşın adı değil; bir milletin yeniden doğuşudur.
Oda Başkanı Arslanoğlu, mezarın başında ettiği duadan sonra sessizce şunları söyledi:
“Şimdi içim daha huzurlu. Dedem burada yatıyor, biz onun emaneti olan bu vatana sahip çıkıyoruz.”
Dönüş yolunda otobüste sessizlik hakimdi. Herkes o sahnenin etkisindeydi. Çünkü orada hepimiz, bir kez daha anladık:
Unutmak, ihanettir. Hatırlamak, yaşatmaktır.
Bugün özgürce çalışabiliyorsak, dükkânlarımızı huzurla açabiliyorsak, çocuklarımız güvenle okula gidebiliyorsa, o beyaz mermer taşların altındaki binlerce isimsiz kahraman sayesindedir.
Başkan Arslanoğlu’nun büyük dedesinin mezarını bulduğu o an, sadece bir ailenin değil, tüm bir milletin hafızasında yer eden bir hatıraya dönüştü.
Çünkü bazı yolculuklar vardır, Bir torunu dedesine, bir milleti tarihine kavuşturur.
Benimde yakından şahit olduğum ; Ankara Oto Sanatkarlar Esnaf Odasının hafta sonu boyunca süren Çanakkale gezisi katılımcıların hayat boyu anlatacakları hatıralar ile doluydu.