Aileyi yeniden anlamak, genç kuşakları bilinçlendirmek ve toplumsal değerleri güçlendirmek ASBÜ’nün öncülüğünde mümkün oluyor...
Gelenekten Geleceğe: Aileye Değer Bir Miras
Aile, toplumun en küçük birimi olmanın çok ötesinde; bireyin kimliğini, vicdanını ve değer dünyasını inşa eden en temel kurumdur.
Bir milletin geleceğini anlamak, onun aile yapısına bakmakla mümkündür.
Çünkü aile güçlü ise, toplum da güçlüdür.
Yüzyıllardır Türk kültüründe aile, yalnızca bir soy bağı değil; bir değerler bütünü olarak kabul edilir.
Sevgi, sadakat, saygı ve merhamet… Bu dört kelime, o yapının görünmeyen direkleridir.
Ancak çağımızın hızla değişen yaşam tarzı, teknoloji bağımlılığı ve bireyselleşme eğilimleri, bu direkleri sessizce yıpratmaya başlamıştır.
Artık birçok evde aynı sofrada oturulsa da, aynı duygular paylaşılmıyor.
Sözler çoğalırken, kalpten bağlar eksiliyor.
Oysa aile, insanın dünyayı tanıdığı ilk okuldur.
Sevginin, paylaşmanın ve fedakârlığın anlamını ilk kez burada öğreniriz.
Bu yüzden aile, sadece korunması değil, yeniden anlamlandırılması gereken bir değerdir.
İşte tam da bu noktada, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi (ASBÜ),
Aile kavramına dair farkındalığı güçlendiren örnek bir çalışma ortaya koydu.
Türkiye Yazarlar Birliği iş birliğiyle hayata geçirilen ve
İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü tarafından desteklenen
“Gelenekten Geleceğe: Aileye Değer” projesi,
Aile kurumunun kültürel, manevi ve sosyal boyutlarını çok yönlü biçimde ele aldı.
Proje kapsamında “Aile ve Hukuk”, “Gençlik ve Aile”, “Aile ve Değerler”, “Kuşaklar Arası İletişim” gibi başlıklarda uzman psikologlar,sosyologlar ve akademisyenler tarafından oturumlar düzenlendi.
Türk aile yapısının güçlendirilmesi, iletişimin sağlıklı biçimde yeniden inşası ve kuşaklar arası değer aktarımı üzerine çözüm odaklı görüşler paylaşıldı.
Bu oturumlarda genç kuşaklara, evlenmekten, aile kurmaktan ve çocuk sahibi olarak kalabalık bir aile olmaktan korkmamaları gerektiği de anlatıldı; aile, yaşamın en değerli ve destekleyici yapısı olarak gösterildi.
Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü ve Türkiye Yazarlar Birliği Başkanı Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan,
Projenin fikir öncüsü olarak toplumsal kimliğimizin merkezinde yer alan aile kurumuna dair duyarlılığı
bilimsel bir zeminde ele aldı.
Arıcan, konuşmasında şu sözlerle önemli bir noktaya değindi:
“Aile, toplumsal kimliğimizin temeli ve geleceğimizin güvencesidir.
Bu projeyle hem aileye dair farkındalık oluşturmayı hem de geleneksel değerlerimizi modern dünyaya taşımayı amaçlıyoruz.”
Bu yaklaşım, sadece bir akademik bakış değil, aynı zamanda bir vicdan sesidir.
ASBÜ’nün böylesi bir misyon üstlenmesi, özellikle genç kuşakların aile bilinciyle yoğrulması köklerinden kopmadan çağın gereklilikleriyle uyum içinde yetişmesi adına büyük önem taşımaktadır.
Prof. Dr. Musa Kâzım Arıcan’ın öncülüğünde yürütülen bu vizyoner proje,sadece geçmişin değerlerini hatırlatmakla kalmamış, geleceğin aile yapısını da düşünmeye davet etmiştir.
Bugün, anlam arayışının en derininde bile bir gerçeği hatırlamak gerekir:
Aile, insanın kim olduğunu unutmamasını sağlayan en güvenli limandır.
Ve bu limanı korumak, her kuşak için en kutsal görevdir.
Mukadder Ben; böyle kıymetli bir projeyi hayata geçiren, fikir öncüsü Musa Hocam başta olmak üzere, emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerini sunan.
Sevgilerimle...
